Dünyanın en eski şehirlerinden biri olan San’a antik kenti, deniz seviyesinden 2.350 metre yükseklikte, doğuda Nukum bölgesinden batıda Ayban'a kadar uzanan bir platonun ortasındaki dağın vadisinde yer almaktadır. Şeba krallığı ile Kızıldeniz kıyısındaki Tihama şehri arasındaki ticaret yollarının kontrolüne olanak sağlayan bu stratejik konumu, gelişmesine yardımcı olmuştur.
Labirent gibi dar sokakları, yüksek kerpiç binaları ve canlı çarşılarıyla Arap yarımadasının en eski şehri olan San’a, Sebe dilinde “iyi korunmuş” anlamına gelmektedir. Şehrin çevresinin dağlarla çevrili olması da bu isimlendirmenin doğruluğunu göstermektedir.
San’a şehrinin nasıl ve ne zaman kurulduğu tam olarak bilinmemektedir. Bu da şehrin kuruluşuyla ilgili birbirinden farklı anlatıların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Efsaneye göre Nuh peygamberin oğlu olan Sam tarafından, San’a şehri kurulmuştur. Ancak hiçbir tarihsel veri bu efsaneyi doğrulamamaktadır. Şehirde yapılan arkeolojik çalışmalarda şehirdeki insan faaliyetlerinin 1,6 milyon yıl öncesine yani Paleolitik döneme uzandığı tespit edilmiştir. Bir diğer iddiaya göre, San’a’nın Şeba Kralı Halk Amr ve Dhu Reydan tarafından MÖ. 1070-1080 yıllarında kurulmuş olduğu yönündedir. Ancak UNESCO şehrin kuruluşunu 2.500 yıldan biraz daha uzun bir süre öncesine tarihlemektedir.
San’a antik kenti, karmaşık geometrik desenlerle süslenmiş çok katlı yüksek binalar ve maşrabiya olarak bilinen süslü ahşap balkonlarla karakterize edilen kendine özgü mimari tarzıyla tanınmaktadır. Güneşte kurutulmuş kerpiç tuğlalardan inşa edilen bu antik yapılar, geleneksel inşaat tekniklerini yüzyıllardır koruyan Yemenli ustaların yaratıcılığının bir kanıtı olarak kabul edilmektedir.
San’a antik şehrinde yer alan Ghamdan Sarayı’nın MÖ 1. yüzyılda inşa edildiği bilinmektedir. MÖ 115 ile 80 yılları arasında şehrin etrafına dört ana girişi olan “Bab al-Yemen, Bab Shaoub, Bab al-Sabah ve Bab Satran” kilden bir duvar inşa edilmiştir. Daha sonra El-Qalis Kilisesi yapılmıştır. Emevi ve Abbasi dönemlerinde inşa faaliyetleri yeniden başlamış ve San’a şehri genişlemeye devam etmiştir. Hicri 6. yüzyıla gelindiğinde kutsal şehirler Mekke ve Medine'nin dışında inşa edilen ilk cami olan Ulu Cami'ye ev sahipliği yapmıştır. Şehir, Eyyubiler döneminde Al-Nahryan mahallesinin inşa edilmesiyle batıya doğru genişlemeye başlamıştır. Hükümdarın karargahı olan Bustan el-Sultan, El-Nahryan'ın güney tarafına inşa edilmiştir. Osmanlı zamanında El-Bukayriyah Camii yapılmıştır. MS 17. yüzyılda Souq al-Sabha bölgesinde kurulan Yahudi mahallesi, günümüzde “Al-Sabah” olarak adlandırılmaktadır.
Şehir, geniş bir açık hava müzesindeki ayrıntılı bir sanat eseri gibi, on birinci yüzyıldan önce inşa edilmiş 6.000'den fazla ev, eski şehir surlarına ev sahipliği yapmaktadır. Sadelikleri ve homojenlikleri ile büyüleyici olan, karmaşık geometrik desenler ve çarpıcı beyaz detaylarla süslenmiş çeşitli pişmiş toprak binalar, şehrin Arap, İslam ve Yahudi mirasından etkilenen geniş dini ve kültürel geleneğini yansıtmaktadır.
Yemen'in engebeli dağlarında yer alan, yüzyıllarca eski krallıklara başkentlik yapmış ve sahip olduğu tarih, kültür ve mimari ihtişamla dolu bir hazine olan San’a antik şehri 1986 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınmıştır.
Bilge, Mustafa L., “San’a”, TDV İslam Ansiklopedisi, 36, 88-90, İstanbul: TDV Yayınları, 2009.
UNESCO World Heritage Centre, “Old City of Sana'a”, Erişim 19 Şubat 2024, https://whc.unesco.org/en/list/385/
Osberg, Spencer, “The Old City of Sana’a: A Living History Under Threat”, Sana’a Center For Strategic Studies, 11 Ağustos 2021, Erişim 19 Şubat 2024, https://sanaacenter.org/publications/main-publications/14892
Middle East Monitor, “Discover the Old City of Sanaa, Yemen”, 05 Eylül 2020, Erişim 19 Şubat 2024, https://www.middleeastmonitor.com/20200905-discover-the-old-city-of-sanaa-yemen/
Britannica, “Sanaa | History, Population, & Facts”, 10 Şubat 2024, Erişim 19 Şubat 2024, https://www.britannica.com/place/Sanaa
Hemen hemen her erkeğin dolabında bulunan özel günlerde ya da işe giderken tercih ettiği kravatın tarihi M.Ö....
Yunan mitolojisinde “Adonis Miti” olarak bilinen, doğadaki ölüm ve yenilenmeyi sembolize ettiği kabul...
Birbirine dolanan siyah ve beyaz iki yarım dairenin, her iki tarafında zıt renklerden bir nokta bulunan Yin-Yang sembolü...
Maviyi yaygın bir renk olarak düşünmek doğaldır. Mavi, gökyüzü ve okyanus ile ilişkilendirilir....
Barok kelimesi Portekizce “tam yuvarlak olmayan şekilsiz inci” anlamına gelen “barroco” kelimesinden...
Vatikan, 44 hektarlık bir yüz ölçümüne sahip olması nedeniyle dünyanın en küçük...
Samarra Ulu Camii, Irak'ın Samarra şehrinde bulunmaktadır ve Sâmerrâ 'da bulunan en önemli tarihi...
Hurma palmiyesi olarak bilinen büyük bir ağaçta yetişen hurma dünyanın en tatlı meyvelerinden biridir....
“Ankh” sembolü, “yaşamın haçı, hayatın sembolü” olarak bilinmekte ve düz bir...
Bishwa Bengalce "dünya", ijtema ise Arapça 'içtima' yani "toplantı" anlamına gelir. "Dünya...