Su, gezegenimizde yaşayan bütün canlıların varlığını devam ettirebilmesi için hayati öneme sahip doğal bir kaynaktır. Nüfusun hızla artması, insanların istek ve ihtiyaçlarının fazlalaşması, kentleşme ve iklim değişikliği karşısında suyun hızla tükenmesi suyu korumanın ne derece önemli olduğunu ortaya çıkarmaktadır. Kullanım alanları son derece geniş olan suyun kötü yönetilmesi tüm canlıların varlığı için tehlike arz etmektedir. Günlük hayatta su başta içmek ve evin içerisinde kullanılmakla birlikte tarımsal üretimde, bitki ve hayvan üreticiliğinde, endüstriyel işletmelerde, hidroelektrik santrallerde ve taşımacılıkta kullanılmaktadır. Bu denli kullanım alanına sahip olması, suyun yönetimini önemli hale getirmektedir.
“Su Ayak İzi” kavramı, suyun yönetimini daha iyi yapabilmek için ilk kez 2002 yılında Arjen Hoekstre tarafından ortaya konmuştur. 2008 yılında yaygın şekilde kullanılmaya başlanması üzerine “Su Ayak İzi Ağı Platformu” kurulmuştur. Bir bireyin, toplumun veya iş kolunun su ayak izi, bireyin veya toplumun tükettiği malların ve hizmetlerin üretimi için kullanılan veya üreticinin mal ve hizmet üretimi için kullandığı toplam temiz su kaynaklarının miktarı olarak tanımlanmaktadır. Su ayak izi hesaplamaları yalnızca kullanılan suyun hacmini değil, aynı zamanda türünü, ne zaman ve nerede kullanıldığını da göstermektedir.
Suyun üç türü vardır. Yeşil su ayak izi, üretimde kullanılan toplam yağmur suyunu ifade etmektedir. Mavi su ayak izi, üretimde ihtiyaç duyulan yüzey ve yer altı tatlı su kaynaklarının toplamıdır. Gri su ayak izi ise kirliliğin mevcut olduğu ve su kalitesi standartları doğrultusunda azaltılması için kullanılan tatlı su miktarı olarak tanımlanmaktadır.
Su ayak izi, çeşitli alanlarda yapılan incelemelerde sık sık kullanılmaktadır. Hayvansal ve tarımsal ürünlerin, enerjinin ve toplumların su ayak izleri üzerine çalışmalar yapılmaktadır. Örneğin Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) yapmış olduğu bir çalışmaya göre günlük olarak yapılan on dakikalık duş 200 litre suyun tüketilmesi anlamına gelmektedir. Tıpkı karbon ayak izinde olduğu gibi su ayak izinde de ürünün veya hizmetin tüm üretim süresi boyunca kullanılan tatlı su hacmi hesaplanmaktadır. Bu çerçevede bir pantolon üretiminden bir tarlanın hasat işlemlerine kadar her şeyin su ayak izi hesaplanabilmektedir.
Günlük hayatta sıkça kullandığımız ürünlerin su ayak izleri ile ilgili örnek vermek konunun daha iyi anlaşılmasında yardımcı olacaktır. Örneğin bir fincan kahve içmek, yaklaşık 200 ml su tüketimi anlamına gelmektedir. Fakat su ayak izi hesaplanırken yalnızca içilen su miktarı değil, o kahvenin sizin önünüze gelene kadar geçirmiş olduğu her adımda harcanan su miktarı hesaplanmaktadır. Bu şekilde yapılan bir hesap sonucunda bir fincan kahve içerek tüketilen su miktarı 140 litre yani yaklaşık 700 bardak olacaktır. Bu şekilde yapılan hesaplamalar sonucunda, soframıza gelen bir kilogram sığır eti için yaklaşık 15.500 litre su harcanması gerektiği sonucu ortaya çıkmaktadır.
Dünya üzerinde suyu korumak için tüketiciler olarak yapabileceğimiz bazı küçük detaylar şunlardır: Duş süresini kısaltmak ve ekolojik duş başlıkları kullanmak, üretiminde çok fazla su gereken et gibi besinler tüketmek yerine sürdürülebilir besinler tüketmek, sorumlu bir tüketim ve döngüsel ekonomiyi desteklemek, gereksiz tüketimden kaçınmak. Bunlar sorumlu bir dünya vatandaşı olmak ve suyu iyi yönetebilmek adına atılan küçük adımlar olan su ayak izimizi azaltacak önemli noktalardır.
Hayatımızın her alanında suyu kullandığımızı ve onu tüketirken hesapsızca davranmanın canlılar için son derece tehlikeli olduğunu fark etmek, suyu korumak için alacağımız önlemler açısından son derece önemlidir. Tükettiğimiz gıda türleri hakkında bilinçli seçimler yapmak, sürdürülebilir tarım uygulamalarını desteklemek ve gıda tedarik zinciri boyunca verimli su yönetimini teşvik etmek toplu olarak su kaynakları üzerindeki baskıyı ve çevresel etkiyi azaltmak açısından değerli kabul edilmektedir. Su ayak izi konusunda farkındalığı artırmanın, suyun kullanımında dikkatli olunmasına ve gelecek nesiller için temiz suyun korunmasına yardımcı olacaktır.
Akin, Mutluhan - Akin, Galip. “SUYUN ÖNEMİ, TÜRKİYE’DE SU POTANSİYELİ, SU HAVZALARI VE SU KİRLİLİĞİ”. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi 47/2 (01 Ocak 2007), 105-118.
CORPORATIVA, IBERDROLA. “The Water Footprint, the Key to Preserving a Vital Natural Resource”. Iberdrola. Erişim 20 Haziran 2023. https://www.iberdrola.com/sustainability/what-is-water-footprint
Karlı Öztaş, Rukiye Gizem - Artar, Mustafa. “Kentsel su yönetiminde araç olarak su ayak izi ve mavi-yeşil altyapı”. Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi 58 (2021), 145-162.
SKD Türkiye. “Türkiye’de Suyun Durumu ve Su Yönetiminde Yeni Yaklaşımlar: Çevresel Perspektif”. Erişim 20 Haziran 2023. https://www.skdturkiye.org/yayin/turkiyede-suyun-durumu-ve-su-yonetiminde-yeni-yaklasimlar-cevresel-perspektif
Hemen hemen her erkeğin dolabında bulunan özel günlerde ya da işe giderken tercih ettiği kravatın tarihi M.Ö....
Yunan mitolojisinde “Adonis Miti” olarak bilinen, doğadaki ölüm ve yenilenmeyi sembolize ettiği kabul...
Birbirine dolanan siyah ve beyaz iki yarım dairenin, her iki tarafında zıt renklerden bir nokta bulunan Yin-Yang sembolü...
Maviyi yaygın bir renk olarak düşünmek doğaldır. Mavi, gökyüzü ve okyanus ile ilişkilendirilir....
Barok kelimesi Portekizce “tam yuvarlak olmayan şekilsiz inci” anlamına gelen “barroco” kelimesinden...
Vatikan, 44 hektarlık bir yüz ölçümüne sahip olması nedeniyle dünyanın en küçük...
Samarra Ulu Camii, Irak'ın Samarra şehrinde bulunmaktadır ve Sâmerrâ 'da bulunan en önemli tarihi...
Hurma palmiyesi olarak bilinen büyük bir ağaçta yetişen hurma dünyanın en tatlı meyvelerinden biridir....
“Ankh” sembolü, “yaşamın haçı, hayatın sembolü” olarak bilinmekte ve düz bir...
Bishwa Bengalce "dünya", ijtema ise Arapça 'içtima' yani "toplantı" anlamına gelir. "Dünya...