Latince bir kelime olan Mare Nostrum, "Bizim Deniz" anlamına gelmektedir. Kendilerini Roma İmparatorluğu’nun varisi olarak gören İtalyanların Akdeniz’e verdikleri isimdir. Mussolini'nin İtalya için hedef koyduğu Akdeniz'in tamamına egemen olma politikasına, Bizim Deniz (Mare Nostrum) Politikası denir.
2,5 milyon metrekarelik bir alanı kaplayan Akdeniz, üç kıtayı birbirine bağlamaktadır. Süveyş Kanalı’ndan girip Cebeli Tarık Boğazı’ndan çıkan gemilerin geçiş alanıdır. Denizin dört bir tarafı kıtalarla kuşatıldığından dolayı kıtalararası bir deniz olma özelliğine sahiptir. Akdeniz eski çağlardan bu yana her türlü siyasi ve iktisadi düzene tanıklık etmiş; birçok medeniyetin, kültürün ve geleneğin birleştiği bir bölgedir. Diller ve dini grupların kaynaştığı yer olması sebebiyle bölgede ortak bir kimlikten bahsetmek oldukça zordur.
Akdeniz’de yüzyıllardır devam eden güç oyunu, çeşitli oluşumlara sebebiyet vermiştir. Birinci Dünya Savaşı sonrasında güç dengeleri değişip Batı’ya kayıncaya kadar Akdeniz tarihe, kültüre ve medeniyete şekil vermiş; ticareti ve dünya siyasetini elinde tutmuştur.
İtalya, İkinci Dünya Savaşı öncesinde Avrupa’da oldukça agresif politikalar izleyen devletlerin başında yer alıyordu. Bu dönemde Benito Mussolini önderliğinde farklı bir oluşum içine girmişti. Mussolini İtalyan halkını çeşitli hedefler ve vaatlerle oyalamayı başarmıştı. Mare Nostrum’da bu hedeflerden biriydi.
İtalya, diğer batılı ülkelerin yaptığı gibi sömürge faaliyetlerinde yer alma hevesiyle girdiği I. Dünya Savaşı’ndan hüsranla çıktı. Fransa ve İngiltere, İtalya’ya vaat ettikleri İzmir’in işgali görevi Yunanistan’a verdiler. Fransa ile ilişkileri bozulmuş olsa da İtalya, bu hedefinde kısa vadede ısrarcıydı. Böylesi bir psikolojik bunalıma giren İtalya, ekonomik olarak da savaştan mağlup olarak ayrıldı. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra barış ortamını sağlamak için yeni antlaşmalar yapılmıştı. Barış antlaşmalarından istediği menfaati elde edemeyen devletler yeni arayışlar içerisine girmişlerdi.1922 yılında Benito Mussolini’nin liderliğinde Ulusal Faşist Parti’nin iktidara gelmesiyle birlikte İtalya saldırgan bir tavır takınmıştır. Bu durum Birinci Dünya Savaşı’nın getirdiği düzen ve adaletsizliğe bağlanmıştır.
Akdeniz’den “Bizim Deniz” diye bahseden Musollini 1934 yılından sonra saldırgan bir politika izlemiş, özellikle bu politikayı Akdeniz’de uygulamaya koymuştur. Benito Mussolini’nin bu politikasının arka planında Akdeniz’de bulunan ülkeleri ele geçirip Roma İmparatorluğu’nu yeniden diriltme ideali vardır.
İtalya’nın bu saldırgan tavrı bütün Akdeniz devletleri için bir tehlike arz etmekteydi. Balkan devletleri ise İtalya’nın bu saldırgan tavrına karşı yeniden ittifak arayışına girmişlerdi. Nitekim Mussolini “dünya düzenini belirlemeyi düşündüğünü” açıkladığında Akdeniz devletleri bu açıklamayı tehdit olarak algılamışlardı. Balkan devletleri harekete geçirerek Balkan Paktı’nı kurma yönünde çalışmalara başladılar. İtalya’nın yayılımcı Akdeniz politikası diğer Avrupa devletlerini de endişeye sürüklemişti. Başta Fransa, İtalya birliğini destekleyen açıklamalarda bulunmuştu.
Mussolini, kendi "Mare Nostrum" fikri etrafında bir İmparatorluk İtalya'sı yaratmak istiyordu, Akdeniz'i "İtalyan gölü" haline getirme hayali vardı. İtalya’nın 1943 yılında İkinci Dünya Savaşı’nda yenilmesi ile uyguladığı "Bizim Deniz" politikası ve Roma İmparatorluğunu yeniden diriltme fikri sona ermiştir.
Çoğu zaman kendisine atfedilen kutsallıkla birlikte anılan öğretmenlik mesleğinin de bir tarihsel süreci...
Sicarii olarak tanımlanan grup adını suikast faaliyetlerinde kullanılan hançerden almaktadır. Kısa ve kıvrımlı olan...
Amerikan İç Savaşı, ekonomileri tarıma dayalı olan ve köleleri iş gücü olarak kullanan Güney...
Suriye ve Mısır önderliğinde Arap Devletleri 1973 yılının 6 Ekim’ine denk gelen Ramazan ayının onuncu gününde,...
Vaat Edilmiş Topraklar (Arz-ı Mev’ud), Tanrı'nın Hz. İbrahim'e ve onun soyundan gelenlere verdiğine inanılan...
Hitler'e karşı savaş başladığında neredeyse tüm Yahudi örgütleri müttefiklerle güçlerini...
Ortadoğu'yu kan gölüne çeviren İsrail'in kuruluş süreci de katliamlarla doludur. İsrail'in...
30 yıl savaşları 1618-1648 yılları arasında Almanya merkezli gerçekleşen ama bütün Avrupa’yı içine...
1578 yılında Portekiz Kralı, Muhammed El Mütevekkil’e destek vermek amacıyla ordusuyla Fas’a çıkarma...
Günümüzde neredeyse her alanda kullandığımız bir ürün olan şeker, Hindistan'dan başlayarak...