Antik dünyanın en seçkin halklarından biri olan Nebatiler, bugün kayalara oyulmuş unutulmaz güzellikteki başkentleri Petra ile anılmaktadır. Nebatiler, M.Ö. 6. ve 4. yüzyıllar arasında tarih sahnesinde var olan bir Arap halkıdır. Kayıtlara göre Nebatiler’in adını Tevrat’da Nabayot olarak geçen bir şahıstan aldığı ve Nabayot’un da İsmail bin İbrahim'in oğlu Bnayut'un torunlarından biri olduğu ileri sürülmektedir. Uzun yıllar Kuzey Arabistan ve Güney Suriye bölgelerinde yaşamışlar ve ardından bugün Ürdün’ün doğusunda kalan Petra'ya yerleşmişlerdir. Zamanla topraklarını Horan ve Levant'a kadar genişletmişler ve başkent olarak kendilerine Bosra'yı seçmişlerdir.
M.Ö. 2. yüzyılda Petra’yı başkent olarak ilan etmelerinin ardından organize bir toplum halini alan Nebatiler, M.Ö. 4. yüzyıla kadar çadırlarda göçebe olarak yaşamışlardır. Halk başlarda Arapçanın bir lehçesini konuşmuş daha sonra Aramiceyi benimsemiştir. Şaraptan nefret etmişler ve tarımla hiç ilgilenmemişlerdir. Bunların sebebi olarak Arabistan'daki kabilelerin çoğunda ortak olan tipik göçebe zihniyetinin etkili olduğu ileri sürülmektedir. Pagan dinine inanan Nebatilerin en büyük tanrısı Duşara’ydı. Güçlü bir demokrasi ruhuna sahip olmalarına rağmen toplumun kraliyet ailesi tarafından yönetildiği bilinmektedir. Nebati kültürü hakkındaki bilinenlerin çoğu Roma’nın cumhuriyetten imparatorluğa geçiş döneminde, Küçük Asya'da yaşayan, Yunan coğrafyacı Strabon'dan gelmektedir.
Çok geç dönemde, 1812 yılında, İsviçreli Johann Burckhardt tarafından keşfedilen Petra Yunancada "kaya" anlamına gelmektedir. Arap Yarımadası’ndan gelen Nebatiler, Petra’ya yerleşip kumtaşı kayalıklarında kendilerine muhteşem bir kent inşa etmişlerdir. Nebatiler çöl ortamında parlak mühendislik becerilerini kullanarak şehre kilometrelerce kanal inşa etmiş, su kaynaklarını ve yağmurları rezervuarlara yönlendirerek çölde su sıkıntısı çekmemişlerdir.
Petra coğrafi açıdan kaya duvarlarla çevrili, dar bir vadi içerisinde bulunduğundan dolayı şehir kolayca savunulabilir bir yapıya sahipti. Helenistik dönemde Nebatiler ticari faaliyetleriyle ünlüydü. Başkentlerinin antik dünyanın en ünlü ticaret yollarının kavşak noktasında bulunması onları güçlü bir uygarlık olmaya yönlendirmiş ve böylece zenginliklerini garantilemişlerdir. Petra ticaret güzergâhı; Gazze’den Şam’a, Kızıldeniz’den Basra Körfezi ve Suudi Arabistan’a kadar önemli kervan yollarını kapsıyordu. Nebatiler, Akabe ve Leuke Kome dâhil olmak üzere çeşitli limanlarla Kızıldeniz'deki ticareti de kontrolleri altına almışlardı. Nebatiler, doğuda Perslerle batıda Romalılar ve Yunanlılarla ticaret yapmışlardır.
Helenistik Dönem’de bir depolama alanı ve sığınak olan Petra, M.Ö. I. yüzyılda Sina'dan Hicaz ve güney Suriye'ye kadar uzanan Nebatilerin başkenti olmuştur. Nebatiler Şam'ı da kontrol altına almışlardır. Mısır'da mumyalama ve teknelerin kalafatlanması için kullanılan, Ölü Deniz'den gelen zift ve lüks mallar (tütsü, mür, balsam ve baharatlar) kara ve deniz yoluyla Yemen ve Hint Okyanusu'ndan taşınmaktaydı. Kervanları Arabistan üzerinden Akdeniz’e ulaştırılmaktaydı.
Nebatiler’in gücü ve zenginliği arttıkça bu durum kuzeydeki komşularının dikkatini çekti. Seleukos Kralı Antigonus, M.Ö. 312'de Petra'ya saldırdı. Ordusu nispeten az bir direnişle karşılaştı ve şehrin yağmalanmasını önleyemedi. Ancak ganimet miktarı o kadar büyüktü ki dönüş yolculukları yavaşlayınca Nebatiler onları çölde yok etmeyi başardı.
Nebatiler bir süre daha refah içinde yaşamaya devam etti. M.Ö. 9'dan M.S. 40'a kadar hüküm süren Kral IV. Aretas, başarılı tütsü ticaretini geliştirmek için kervan yolları boyunca bir yerleşim zinciri inşa etti. Nebatiler, Roma'nın gücünün farkına vardılar ve ardından M.S. 70'teki Yahudi ayaklanmasını bastırmak için Romalılarla ittifak kurdular. Ancak Nebatiler’in doğrudan Roma egemenliği altına girmesi an meselesiydi. Son Nebati hükümdarı II. Rabbel, kendisi yaşarken ülkesine saldırmadıkları sürece kendisi öldükten sonra buraya yerleşmelerine izin verilmesi konusunda Romalılarla bir anlaşma yaptı. M.S. 106'da ölümü üzerine Romalılar, Nebati Krallığı'nı ele geçirdi. Nebatiler bu dönemden sonra Roma İmparatorluğu'na bağlı bir eyalet haline geldiler. Petra şehri ise geleneksel Roma mimari tasarımlarına göre yeniden tasarlandı.
Nebati kültürü hakkında şu anda bilinenlerin çoğu Strabo, Josephus, Pliny ve Sicilyalı Diodorus gibi ilk tarihçilerin yazılarından gelmektedir. Bu tarihçiler bize Nebati yaşamına ve kültürüne dair merak uyandırıcı bakış açıları kazandırmalarının yanı sıra tarihin geniş bir taslağını da gözler önüne sundular. Bizans İmparatorluğundaki hukuki işlemlerin kayıt altına alındığı Petra parşömenleri dışında çok az Nebati el yazması günümüze kadar gelebilmeyi başarmıştır.
Çölün muhteşem halkı Nebatiler, Orta Doğu'nun önemli medeniyetlerinden biriydi. Eşine pek az rastlanacak şekilde gelişen bu uygarlık, Petra başta olmak üzere pek çok bölgenin tarihine damgasını vurmuştu.
Accettola, Anna, “Josephus’ Nabataeans: A Vision of Roman Power in the Near East”, Journal of Ancient History 8/2 (20 Aralık 2020), 256-280. https://doi.org/10.1515/jah-2019-0018
Alrawadieh, Ziad, "Everyday Life of the Nabataeans in Ancient Petra: A Modern Tourism Product (SSRN Scholarly Paper, 2013)", Social Science Research Network, Erişim 18 Eylül 2023. https://papers.ssrn.com/abstract=2478158
“Nabataean | Arabian, Petra & Trade | Britannica”, Erişim 18 Eylül 2023, https://www.britannica.com/topic/Nabataean-people
Çoğu zaman kendisine atfedilen kutsallıkla birlikte anılan öğretmenlik mesleğinin de bir tarihsel süreci...
Sicarii olarak tanımlanan grup adını suikast faaliyetlerinde kullanılan hançerden almaktadır. Kısa ve kıvrımlı olan...
Amerikan İç Savaşı, ekonomileri tarıma dayalı olan ve köleleri iş gücü olarak kullanan Güney...
Suriye ve Mısır önderliğinde Arap Devletleri 1973 yılının 6 Ekim’ine denk gelen Ramazan ayının onuncu gününde,...
Vaat Edilmiş Topraklar (Arz-ı Mev’ud), Tanrı'nın Hz. İbrahim'e ve onun soyundan gelenlere verdiğine inanılan...
Hitler'e karşı savaş başladığında neredeyse tüm Yahudi örgütleri müttefiklerle güçlerini...
Ortadoğu'yu kan gölüne çeviren İsrail'in kuruluş süreci de katliamlarla doludur. İsrail'in...
30 yıl savaşları 1618-1648 yılları arasında Almanya merkezli gerçekleşen ama bütün Avrupa’yı içine...
1578 yılında Portekiz Kralı, Muhammed El Mütevekkil’e destek vermek amacıyla ordusuyla Fas’a çıkarma...
Günümüzde neredeyse her alanda kullandığımız bir ürün olan şeker, Hindistan'dan başlayarak...