Pasta Börek Atıştırma Ayini: Sempozyumun Tarihi

Yunanca’da sempozyum; birlikte içme, işret meclisi anlamına gelir. Birlikte anlamındaki ‘sym’ ve içmek anlamındaki ‘pinein’ kelimelerinin birleşiminden oluşur. Türkçeye Fransızca’dan sempozyum olarak geçen sözcük, günümüzde yalnızca bir tartışma grubunu belirtmekte ve bilgi şöleni olarak çevrilmektedir.

Sempozyumlar, Yunan erkeklerinin hususi mekanlarda bir araya geldiği hedonist entelektüel toplantılardı. Akşam yemekle birlikte etkinlik başlardı ve toplantılar şölen havasında geçerdi. Katılımcılar özel bir mekanda toplanır, herkesin birbirini görebileceği bir oturum düzeni sağlanırdı. Bu mekana andron ismi verilirdi. Davetliler gece boyunca şiirsel ve entelektüel becerilerini sergilerlerdi. İçki tüketimi ortak bir kap olan özel bir fincan kylix ile yapılırdı. Felsefe, siyaset, şiir ve günün sorunları kurulan bu şenlikli meclislerde tartışılırdı. Bazen oturum başkanı kurayla seçilirdi.

Sempozyum yalnızca erkeklere açıktı. Etkinliğin katılımcıları, Yunan toplumunun en yüksek sınıfı olan aristoi üyelerinden oluşurdu. Gençler nadiren davet edilirdi ve bu davet seçkinler sınıfına dahil olmanın işareti sayılırdı. Eski Yunan eğitim sisteminin ve sınıfsal yapısının bir çıktısıydı aslında bu. Oturumların formatı ise değişkendi. Kadın ve erkek sanatçıların davet edildiği olurdu. Sempozyumlar, şehir devletinin seçkinleri arasında paylaşılan statü ve kültürel bağı güçlendirmeye yardımcı oluyordu.

Sempozyumlar, genellikle özel bir günün anısına yapılırdı. Yazılı kültürden de sözlü kültürden de istifade edilirdi. Sokrates bu meclislerin en saygın ismiydi. Platon, sempozyumu katılımcıları erdemli kılmak için bir araç olarak düşünürdü. Platon ile Ksenefon’un ayrı ayrı yazmış oldukları Symposion adlı eserde sempozyumun tanımları ve tasvirleri mevcuttur.