Pakistan’ın Unutulan Kurucusu: Choudhry Rahmat Ali

Pakistanlı bir Müslüman olan Rahmat Ali, "Pakistan" ismini bulan kişi olarak tanınır ve Pakistan Ulusal Hareketi'nin kurucusu olarak bilinir. Kasım 1895'te Hindistan’ın Pencap Bölgesi'nde, Gujjar kabilesinden Müslüman bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Çocukluğundan itibaren parlak bir öğrenci olan Rahmat Ali, 1918'de Lahor İslam Koleji'nden mezun olmuş, başlangıçta Aitcheson College Lahore'da öğretmenlik yapmış ve daha sonra hukuk eğitimi almak için Punjab Üniversitesi'nde okumaya başlamıştır. Fakat 1930'da, Emmanuel College Cambridge'de okumak üzere İngiltere'ye taşınan Rahmat Ali, bir süre sonra 1943'te Londra'daki Middle Temple Inn Bar'a çağrılmıştır. Rahmat Ali eğitimini İngiltere'de tamamlamış, Cambridge ve Dublin üniversitelerinden onur dereceleri almıştır.

Ali, Güney Asyalı Müslümanlar için "Ayrı bir Müslüman vatanı" davasına tutkuyla bağlıydı. Hindistan Müslümanlarının yaşayabilir, bağımsız bir topluluk haline gelebilmeleri için siyasi olarak reform yapmaları gerektiğine inanıyordu. İslam tarihinden, özellikle Hz. Muhammed'in hayatından ve onun İslam'ın kuruluş döneminde çeşitli Arap kabilelerini bir araya getirmedeki başarısından ilham aldı. Giderek Müslümanlara karşı düşmanlaşan Hindistan'da, Hintli Müslümanların hayatta kalabilmeleri için aynı çizgide birleşmeleri gerektiğine inanıyordu. Muhammed İkbal'in yazılarından ve felsefesinden derinden etkilendi.

Rahmat Ali, siyasi ağırlığını artırmak amacıyla 1930-1933 yılları arasında merkezi Cambridge'de olan Pakistan Ulusal Hareketi'ni kurmuştur. Bu hareket ile Hintçilik zihniyetine karşı savaş açmıştır. 28 Ocak 1933'te ilk unutulmaz broşürü, “Şimdi ya da Asla! Sonsuza kadar mı yaşayacağız yoksa yok mu olacağız?” büyük ses getirmiştir. Hindistan'ın kuzeyinde yer alan beş bölgede yaşayan 30 milyon Müslüman için "Pakistan" kelimesini icat etmiştir. Bu beş bölge Pencap, Kuzey Batı Sınır (Afgan) Eyaleti, Keşmir, Sindh ve Belucistan’dır. Broşürde ayrıca Pakistan'ın ayrı bir ulus olarak kurulmasının nedenlerini de izah edilmiştir. Hindistan'ın kuzey bölgelerindeki Müslümanlar için bağımsız bir vatan olan Pakistan'dan, Bengal'deki Müslümanlar için "Bang-i-İslam" dan ve Haydarabad-Deccan’daki Müslümanlar için "Osmanistan" dan söz ediyordu.

Bir kitabında Ali, ‘Pakistan’ kelimesinin etimolojisini daha ayrıntılı olarak anlatmıştır. Pakistan kelimesi hem Farsça hem de Urduca bir kelime olup temiz anlamına gelmektedir. Ayrıca Güney Asya'daki tüm vatanlarımızın isimlerinden alınan harflerden oluşmaktadır. Yani Pencap, Afganya, Keşmir, Sindh ve Belucistan. Sonuç olarak Ali’nin ürettiği Pakistan kelimesi ruhsal açıdan saf ve temiz olan "Pak Ülke" anlamına gelmektedir.

Rahmat Ali'nin hayalleri ve hedefleri, bu olasılığı değerlendiren Cinnah liderliğindeki tüm Hindistan Müslümanları Birliği için fazla radikaldi. Cinnah Hindularla Müslümanların barış içerisinde yaşayabileceğine inanıyordu. Lakin 1937 seçimlerinden sonra Cinnah, düşüncesinin yanlış olduğunu fark edip Rahmat Ali’nin haklı olduğunu anladı ve Pakistan’ın savunucusu oldu. 1940'larda halkın desteğini de kazanarak bağımsız bir Müslüman devleti kurdu. 1933 tarihli broşüründe tasarladığı hayalinden daha küçük bir Pakistan kurulmasından dolayı mutsuzdu. Rahmat Ali daha küçük bir Pakistan dayatmasını kabul ettiği için Cinnah'ı kınadı. Yine de Ali kalan ömrünü Pakistan’da geçirmek istedi ancak dönemin Başbakanı Liaqat Ali Khan tarafından Pakistan'dan sınır dışı edildi. Eşyalarına el konuldu ve Ekim 1948'de eli boş bir şekilde İngiltere'ye dönmek zorunda kaldı.

Ali, 3 Şubat 1951'de Cambridge'de öldü. Thelma Frost'a göre o “yoksul, kimsesiz ve yalnız”dı. 20 Şubat'ta, Cambridge Birleşik Krallık'taki Newmarket Road Mezarlığı'na gömüldü.