Konya Bilim Merkezi İlimge

Müzikle Eğitim Yöntemi: Orff Schulwerk

 Rümeysa Taşan
 5 dk  468

Aileler çocuklarının gelişimine destek olmak ve yeteneklerini ortaya çıkarmak için okul öncesi eğitimlere yönelirler. Bu süreçte uygulanacak farklı eğitim yöntemleri mevcuttur. Orff Schulwerk yaklaşımı, son zamanlarda en çok tercih edilen yöntemdir. Kısaca Orff yaklaşımı olarak anılan Orff Schulwerk yaklaşımı, 1920'lerde Alman besteci Carl Orff ve eğitimci Gunild Keetman tarafından geliştirildi. Yaklaşım, çocukların doğal hayal gücünü müzikal beceriyle geliştirmesi ve entelektüel kavramları güçlendirmesi için tasarlanmış ve bir çocuğun, yaratıcılığını eğitim ve deneyimsel öğrenmede nasıl kullanacağı konusunda çığır açmıştır.

Orff Schulwerk, doğaçlama ve müzik eğitimi pedagojisinin bir karışımı olarak ortaya çıktı. Eğitmenler, öğrencilere ilham vermek ve onları eğitmek için sınıflarını şarkı söylemeye, enstrüman çalmaya ve dans etmeye davet ederler. Çocuklardan bazen gruplar halinde müzik oluşturmaları veya bireysel olarak müzik icra etmeleri ve deneyimlemeleri istenilir. Ebeveynler ve bakıcılar dâhil olmak üzere yetişkinlerin sürece katılmaları teşvik edilir. Böylece Orff her eğitmenin benzersiz yeteneklerinden ve yöntemlerinden yararlanır.

Orff yaklaşımı özünde, görevleri ve fikirleri en temel öğelerine kadar ayrıştıran bir öğretim yöntemidir. Kavramlar oluşturarak öğrenilir ve gelişir. Bu yaklaşım doğrultusunda tipik olarak kullanılan şarkılar kısa, basit ve akılda kalıcı ostinato nota kalıpları üzerine kuruludur. Akılda kalıcı melodiler ve ABA gibi tahmin edilebilir şarkı formları, çocukları müzikle tanıştırmaya yardımcı olmak için kullanılır. Orff yaklaşımı işleri kolaylaştırmak için eğitmenleri eğitim alanında bulunan tanıdık müzik geleneklerinden müzikal fikirler almaya davet eder. Müzikler radyoda bulunan popüler müzikten bölgesel halk müziğine kadar her tür müziği içerebilir. Ayrıca Orff-Schulwerk'te ritim, müziğin çıkış noktasıdır. Müzik, hareket, konuşma ve dansın etkileşimi ile çok sayıda duyu uyandırılır. Müziğin temel öğelerinin keşfine dayalı bir deneyim süreci, yaratıcılığın zeminini hazırlar. Orff sürecinin her seviyesi, hareketin, sesin ve doğaçlamanın keşfedilmesini içerir. Her adım öğrenciyi taklitten uzaklaştırıp yaratıcılığa, parçadan alıp bütüne, karmaşık ve bireysellikten topluluğa doğru yönlendirir. Bu doğaya oldukça uygun bir işlemdir. Aslında müzikal gelişim ile diğer alanlardaki gelişim arasında da bir ilişki vardır. Bunlardan bazıları müzik, sanat, yaratıcı oyun ve çocuk oyunlarıdır. Tüm bu formlar çocukların gelişimi, oyun ve keşif içerir. Çocukların dünyayı anlamalarını hızlandıran becerilerinin gelişimini destekler.

Orff Schulwerk'i bu kadar etkili kılan şey, çocukları müziği kendi terimleriyle keşfetmeye teşvik etmesidir. Önce müzikal kavramları açıklamak, daha sonra katılımı ve yaratıcılığı teşvik etmek yerine destekleyici ve yaratıcı müzik deneyimlerine öncelik vererek çocuklarda güçlü bir müzikal temel oluşturur. Sonuç olarak bir çocuğun uzay, zaman, biçim, çizgi, renk, tasarım ve ruh hali ile ilgili tam farkındalığını uyandırır.

Orff Schulwerk yaklaşımının faydaları şunlardır:

• Çocuklarda güven oluşturur.
• Motor becerilerini artırır.
• Sosyal becerileri ve grup koordinasyonunu geliştirir.
• Yaratıcı düşünmeyi ve problem çözmeyi teşvik eder.
• Hafızayı, el becerisini ve çevikliği geliştirir.
• Çeşitli fiziksel ve bilişsel terapilere yardımcı olur.
• Açık ve besleyici bir eğitim ortamını teşvik eder.

Orff yaklaşımını gerçekleştirmek için ihtiyaç duyulacak şeyler:

• Çeşitli perdeli ve vurmalı çalgılar. Müzik ve sanat, Orff dostu enstrümanlar için müthiş bir kaynaktır.
• Çocukların dans etmesi, hareket etmesi ve müzik yapması için yeterince büyük bir sınıf. Odalar kesinlikle küçük olmamalıdır. Bu yaklaşımdan en iyi şekilde yararlanmaları için öğrencilerin büyük, aydınlık ve temiz bir odaya ihtiyaçları vardır.
• Ayrıntılı bir ders planı önemlidir. Orff yaklaşımı büyük ölçüde doğaçlamaya ve kendiliğinden düşünmeye dayanır ancak hedeflerinizin yanı sıra kapsanan kavramların ayrıntılarını içeren haftalık bir planın yazılması gerekir.


Orff çalgıları, çocukların üretme gücünü ve yeteneğini geliştirir. Üretme duygusu iyi gelişmiş kişi, üretme yeteneğine ve isteğine sahiptir. Bu da küçük yaşta doğru araç gereçlerle çocuğun hazırlanmasına bağlıdır. Bir çalgının oyun oynar gibi çok ciddi yapıtlarda kullanılma özelliğinin olması, bu çalgıların çok yönlü kullanabilme yeteneğini ve yararını gösterir.

Orff çalgılarından bazıları şunlardır:
• Tef
• Davul
• Ritim çubukları
• Gong
• Çelik üçgen
• Ksilofon

Öğretmen desteği ve eğitim:

1968'de kurulan Amerikan Orff-Schulwerk Derneği (AOSA), ABD'de müzik öğretiminde Schulwerk yaklaşımını desteklemekte ve teşvik etmektedir. Yıllık ulusal konferansı, katılımcılarına yoğun hizmet içi eğitim oturumları sunmaktadır. Ülke çapındaki altmıştan fazla yerel şubesi Schulwerk uygulamasının belirli yönlerine odaklanan, gün boyu süren atölye çalışmalarına ev sahipliği yapmaktadır. Daha kapsamlı eğitim, birkaç günden iki haftaya kadar süren yaz kurslarında sunulmaktadır. Bunlar genellikle bir kolej veya üniversite ile bağlantılıdır. Akademik burs mevcuttur ve bazen AOSA'nın yerel bir bölümü tarafından ortaklaşa desteklenir.
#Müzik #Pedagoji #Eğitim #Orff Yaklaşımı
0
0
0
Kaynakça

“Breaking Down The Orff Schulwerk Approach | Music & Arts”. Erişim 13 Temmuz 2023. https://www.musicarts.com/cms/white-papers/breaking-down-the-orff-schulwerk-approach

Choksy, Lois (ed.). Teaching music in the twentieth century. Englewood Cliffs, N.J: Prentice-Hall, 1986.

Eki̇ci̇, Tülay. Orff çalgıları ve müzik eğitiminde kullanılan yöntemler. DEÜ Sosyal Bilimleri Enstitüsü, Thesis, 1998. http://acikerisim.deu.edu.tr:8080/xmlui/handle/20.500.12397/12003

GEZEN, Durhan. “Orff Çalgıları ve Müzik Eğitimimiz. 1. Ulusal Müzik Bilimleri Sempozyumu Bildirileri, Derleyen: Necati Gedikli”. Dokuz Eylül Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi Yayınları No: 23. Izmir, 1984.


BENZER MAKALE
Matematik Öğrenme Güçlüğü: Diskalkuli

Matematik Öğrenme Güçlüğü: Diskalkuli

Matematiğin sevilmeme nedenleri arasında yer alan öğretmen, okul ve çevre gibi faktörlerin yanında başka...

Beş Faktörlü Kişilik Modeli

Beş Faktörlü Kişilik Modeli

Kişilik, toplumda bireyleri birbirinden ayıran ve faklı kılan özellikler bütünüdür. Kişilerde ve...

Gestalt Teorisi ve İlkeleri

Gestalt Teorisi ve İlkeleri

Gestalt teorisine göre; bütün, parçaların toplamından farklı bir anlam ifade eder ve birey, bütünü...

Müziği Neden Seviyoruz?

Müziği Neden Seviyoruz?

Müziği seviyoruz çünkü bizi iyi hissettiriyor. Peki, neden kendimizi iyi hissetmemizi sağlıyor? 2001...

Öğretmen Değil Rehber

Öğretmen Değil Rehber

Çoğu zaman kendisine atfedilen kutsallıkla birlikte anılan öğretmenlik mesleğinin de bir tarihsel süreci...

Kompulsif Biriktirme Hastalığı: Dispozofobi

Kompulsif Biriktirme Hastalığı: Dispozofobi

Daha önce ‘belki ileride işe yarar’ düşüncesi ile eşyalarınızı atamadığınız oldu mu? Başkalarının...

Somatik Bellek

Somatik Bellek

Somatik bellek, vücudun motor hareketlerini ve fiziksel deneyimlerini hatırlama yeteneğidir.

Renkleri Tatmanın, Sayıları Duymanın Yolu: Sinestezi

Renkleri Tatmanın, Sayıları Duymanın Yolu: Sinestezi

Synesthesia” kelime kökleri itibariyle Yunanca syn (birlikte) ve aesthe-sis (algılamak) olan iki kelimenin birleşiminden...

Bir İkna ve Retorik Sanatı: Kırmızı Sazan Safsatası

Bir İkna ve Retorik Sanatı: Kırmızı Sazan Safsatası

Retorik, iletişim yoluyla ikna etme sanatlarından bir tanesidir. Motive etmek veya bilgilendirmek için insanların...

Abraham Maslow’un İhtiyaçlar Hiyerarşisi

Abraham Maslow’un İhtiyaçlar Hiyerarşisi

Psikolog Abraham Maslow, 20. yüzyılın en tesirli psikologlarından biri olarak kabul edilmiş ve 1943 yılında yayımladığı...

ANASAYFA
RASTGELE
KATEGORİLER
POPÜLER
EN YENİLER