Antik Mısır tarihi, büyük hanedanlar ve firavunlarla doludur. Firavunlar yarı tanrı olarak görülüyordu. Ancak bu firavunlardan biri bunu reddetti ve bu durumu kendi döneminde dahi olsa tersine çevirdi. O kişi M.Ö. 1353-1336 yılları arasında hüküm süren Antik Mısır'ın on sekizinci hanedanının sekizinci Firavunu olan Akhenaton bir diğer ismiyle IV. Amenhotep’di. Babası Firavun III. Amenhotep'in 38 yıllık saltanatının sonunda ölümüyle Mısır'ın başına geçti. III. Amenhotep ve eşi Kraliçe Tiyee'nin ikinci oğluydu . Kendisi geleneğin aksine güneş tanrısı olan Aton üzerinde oluşturulan bir tek tanrılı inanç sistemini benimseyerek klasik Mısır inanç sistemini yenilemeye çalıştı. Bu, Mısır tarihinin en büyük dini reformlarından biriydi. Krallığının ilk yıllarında “Amon Hoşnuttur” anlamına gelen Amonhotep adını kullanmasına rağmen, daha sonra kendi kurduğu dinin tanrısı olan Aton’un hizmetkârı anlamına gelen Akhenathon ismini kullanmaya başladı.
Akhenaton yeni dini ülkede yaymak ve eski dine olan inancı yasaklatmak için birçok reform yapmıştır. İsmini değiştirmesinin ardından ilk reformu, hükümdarlığının altıncı yılında uzun bir süredir Mısır’ın başkenti olan Thebes’ten ayrılarak ülkenin başkentini 300 km ileride bulunan el değmemiş bir yere taşımak oldu. Bu şehir tarihteki ilk planlı yerleşim yerlerinden biriydi. Şehir binaları, yolları ve tapınaklarıyla tamamen Atona tapılması için inşa edilmişti. Bu sayede egemenliğini pekiştirmesinin yansıra halihazırda yerleşik kültlerden ayrı olarak Aton'a tapınmaya adanmış bir şehir inşa etmiştir. Baş tanrı Amon başta olmak üzere yüzlerce tanrıya tapıldığı bir dönemde diğer tanrılara olan inancı yok etmek için tapınaklarda bulunan diğer tanrıların resimlerini sildirdi. Ardından pek çok tapınağın yıkılıp Aton dışında bir tanrıya tapılmasını yasakladı. Akhenaton firavunların yarı tanrı olduğu inancını yıkmak için halkın arasına girip kendini gösteriyordu. Bu sayede halka kralın normal bir insan olduğunu ve herkes gibi olduklarını gösteriyordu.
Akhenaton’un reformları, muhalefetle karşılaştı. Bu dönemde Mısır rahipleri oldukça güçlüydü ve firavunlar bir iş yapmadan önce kendilerine sormaktaydı. Bunun yansıra rahipler geleneksel Mısır dininde insan ile tanrı arasında aracılık görevi üstleniyordu. Ancak Akhenaton’un kurduğu yeni din sayesinde insanlar Tanrı ile aracısız bir şekilde iletişim kurabiliyordu. Bu durum ülkede yer alan rahiplerin Tanrı ile aracılık uygulamalarının ortadan kalkmasına sebep oldu. Bununla birlikte Akhenaton gücünü pekiştirmek için sihir ve büyüyü yasaklamış, karnak adı verilen tapınakları kapatmış ve rahiplerin görevine son vermişti. Rahipler bu uygulamaların sonucunda Akhenaton’u kâfir firavun ilan ettiler ve halkı ona ve dinine karşı kışkırtmaya başladılar.
Bu dönemde sanatta da yenilikler oldu. Sanat eserleri, insan figürlerini daha gerçekçi ve doğal bir şekilde tasvir etmeye başladı ve dönemin sanatına özgü bir tarz gelişti. Bu dönem, Amarna Dönemi olarak adlandırılır. Firavunun resimleri de eskisi gibi tanrısal bir durağanlıkla değil, daha gerçekçi bir şekilde çizilmeye başlandı. Sanatın din ile ayrılması bu dönemde gerçekleşmiştir. Firavun normal hayattaki yaşantısı ile de çizilmeye başlanmıştır. Örneğin yemek yerken, karısını öperken veya bir toplantıya başkanlık ederken de çizilebilir hale gelmiştir.
Akhenaton’un tek tanrılı inançların öncüsü olduğu ve onun inancının daha sonra Yahudiliğe dönüştüğü iddiası birçok bilim insanı ve araştırmacı tarafından kabul edilmiştir. Bunun Mısır tarihinde yer alan çok büyük bir vezir ve Mısır’ı açlıktan kurtaran Yuya olduğu fikri, Mısırlı tarihçi Ahmed Osman tarafından ortaya atılmıştır. Ona göre Yuya, Yusuf Peygamberdi. Klasik ve dini anlatıya göre Yusuf kardeşlerinin yaptığı oyun sonucunda Mısır’a köle olarak satılmış, zindanda kalmış ve en sonunda Mısır kralının kimsenin yorumlayamadığı rüyasını yorumlamış ve yaptığı yorum ile Mısır’ı kıtlıktan kurtarmıştır. En sonunda Mısır azizi ve Kral’ın başdanışmanı olmuştur. Bu inanışa göre Yuya, Yahudiliğin atası olan Yusuf peygamberdir.
Akhenaton’un ölümünün ardından kurduğu din çöktü ve başkent yaptığı şehir yerle bir edildi. Kendisi ile anılan her şey ortadan kaldırıldı. Kendisinden sonraki firavun Tutankhamun ruhban sınıfı ve eski din taraftarlarının baskılarına boyun eğerek eski gelenekleri uygulamaya geri koydu. Thebes şehri yeniden başkent ilan edildi. Amon ve diğer pagan ilahlara tapılmasının yolu yeniden açıldı. Akhenaton’un soyundan gelen birçok isim her yerden silindi ve 19. yüzyılda araştırmacılar tarafından keşfedilene dek 3000 sene boyunca kimse tarafından bilinmedi.
Champdor, Albert, “Eski Mısır’ın Ölüler Kitabı”, Ruh ve Madde Yayınları, 1984.
Britannica, “Akhenaten”, Erişim: 07.10.2023. https://www.britannica.com/biography/Akhenaten
ARCE, “Akhenaten: The Mysteries of Religious Revolution. Akhenaten: The Mysteries of Religious Revolution”, Erişim: 07.10.2023. https://arce.org/resource/akhenaten-mysteries-religious-revolution/
Babila, Muhsin Haji Azeez , “III. Amenhotep ile Amon Rahipleri Arasındaki Mücadele”, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 20 (2), 2023, 467-471.
İngiltere tarihinde Protestan reformuna karşı çıkarak, Katolik inancını savunan Kraliçe Mary'nin Protestan...
Wilhelm von Humboldt, Prusyalı bir devlet adamıdır. Bakanlık ve diplomatlık yanında filozof, dilbilimci ve eğitimcidir....
Asıl adı Saadia ben Yosef olan Saadia Gaon Müslümanlar arasında Said el-Feyyumi olarak tanınmaktadır. Babilonya’da...
Osmanlı’nın en gözde mimarı olan Sinan, Kayseri’nin Ağırnas köyünde dünyaya gelmiştir. Yavuz...
Said Halim Paşa, döneminin İslam çizgisindeki aydınlarındandır. Çağdaşlarının aksine İsviçre’de...
Sıdıka Cuma, eleştirmenlerce beğenilen, birçok ödüle sahip çağdaş İslam sanatçısı, grafik...
Hz. Peygamber’i, ashabını ve İslâm dinini, müşriklerin hicivlerine karşı şiirleriyle savunduğu için...
755-769 yılları arasında Çin’de süren An Lushan ayaklanması sonucu 36 milyon insan hayatını kaybetmiştir....
Astronomi insanlık tarihi kadar eski bir bilimdir. Gökyüzü her zaman insanlar için bir merak konusu...
“Hüccetülislâm” ve “Zeynüddin” isimlendirmeleri ise İmam Gazzali’nin...