Konya Bilim Merkezi İlimge

Kutsal Sentez: Paganlık ve Hristiyanlık

 Ahmet Şahabettin Gürbüz
 5 dk  214

Roma Paganlığı, kendine özgü tanrıları, ritüelleri ve sembolleriyle zengin bir inanç sistemiydi. Hristiyanlığın yükselişine kadar Roma’nın resmi dini olarak kaldı. Hristiyanlık ise erken dönemlerinde Roma’da yasaklanmış ve bu dine inananlar idam edilmeye başlanmıştı. Hatta Roma Devleti, şenlik ve panayır gibi yerlerde eğlence olması için Hristiyanları aslanların önüne atıyorlardı. Ancak daha sonra durum tam tersi bir hal aldı ve 313 tarihinde İmparator Constantinus Milano Fermanı’nı yayınlayarak dini hoşgörü ilan etti. Böylece Hristiyanlık Roma’da yayılma imkânı buldu ve en sonunda İmparator Theodosius tarafından 380 yılında resmi din ilan edildi. Hristiyanlık Roma’daki bu yayılma sürecinde zengin Pagan kültürünü sona erdirmiş fakat ondan etkilenerek onun bazı teolojik fikirlerini ve uygulamalarını kendi inanç sistemine almıştır.

Hristiyanlığın ilk defa ortaya çıktığı dönemde birçok dini topluluk bulunmaktaydı. Bunlar arasında en baskınları Yahudilik ve Roma Pagan kültürüydü. Hristiyanlar Yahudiliğin içinden gelmesine rağmen Roma Pagan kültürü ile çok daha yakın bir ilişki kurdular. Bu ilişki Hristiyanlığın kendi içinde ve Yahudilerle yaşadığı kavgaları, dolayısıyla Roma’ya karşı vermiş olduğu mücadele yapılarını şekillendirmiştir. Hristiyanlık, hem Yahudiliğe hem de Roma’ya başkaldırırken, bir yandan da Helen ve Roma pagan kültürü ile harmanlanmış ve Yahudi olmayan dünyaya da kendini kabul ettirmeye çalışmıştır. Yeni kültürleri benimsemesiyle bulunduğu çevrenin ögesi olmaya başlayan Hristiyanlık, Yahudiler ile olan hâlihazırdaki mücadelesinin de etkisiyle Yahudiliğin yetersiz, baskıcı, katı ve sert olduğuna karar vermiştir. Böylece geleneksel Yahudilikten hem dini hem de kültürel olarak ayrılmıştır. Tabi bu gelişmeler olurken Hristiyan Kilise Babalarının da tavrı ve çalışmaları son derece önemliydi.


Hristiyanlığın ilk dönemlerinde Hristiyan büyükleri arasında Paganizme yaklaşım konusunda olumlu ve olumsuz yaklaşan iki grup vardı. Olumsuz yaklaşan grup genel olarak Hristiyanlığı pagan dinlerine karşı savunan apolojistlerden oluşmaktaydı. Bu isimler arasında Justin Marty, İgnatus, Tatian gibi isimler yer almaktadır. Bu teologlar Hristiyan üstünlüğünü savunuyor, bunun yanında Yahudilere, paganlara ve Hristiyanlığın içinde yer alan ancak sapkın olarak gördükleri Heretiklere karşı düşmanlık besliyorlardı. Paganların ahlaki açıdan uygunsuz, yoldan sapmış ve cahil olduklarını düşünüyorlardı. Bunların dışında Romalı Clement, Origenes gibi olumlu veya daha ılımlı bakan babalar da vardı. Bunlar daha ziyade paganlarla diyalog kurarak onları Hristiyanlığa ikna çabalarında bulunmuşlardır. Bunun yanında pagan geleneklerinden ve felsefi fikirlerinden yararlanarak Hristiyan teolojisini ve inancını zenginleştirme çalışmaları yapmışlardır. Örneğin, Yunan felsefesinden birçok düşünce Hristiyan teolojisine yerleştirilmiştir. Yani Kilise Babalarının paganlığa ve onun etkilerine karşı tutumları zamana ve duruma göre değişiklik göstermiştir.

50 büyük mezhepten 47 tanesinin kabul ettiği ve Hristiyanlığın temeli sayılan, milyarlarca Hristiyan’ın iman ettiği teslis inancı aslında doğrudan Hz. İsa veya kutsal metinlerden alınmış bir inanç değildir. Teslis “Baba, Oğul ve Kutsal Ruh” veya Tanrı’nın tek olduğu, fakat aynı zamanda üç ebedi ve aynı özden oluşan bir varlık olduğunu öne süren Hıristiyan doktrinidir. Bu teori daha sonra Hristiyan teologları tarafından oluşturulmuştur. Teslis inancı aslında eski pagan geleneklerinden gelen bir öğretidir. Eski Mısır’da önemli şehirlerde kendilerine özgü üçlüler bulunmaktaydı. Yine eski Mısır’daki İsis-Osiris-Horus ya da Eski Yunan’daki Zeus-Hera-Apollo teslisi, Hıristiyan teslisinin temelini oluşturmaktaydı. Roma paganizminde de Jüpiter-Mars-Quirinus gibi bu tarz üçlemeler bulunmaktaydı. Hristiyanlığın yayılması ile bu doktrin birçok konsilde tartışılmış ve İsa’nın ruhaniyeti en çok üzerinde durulan tartışma konusu olmuştu. Bu tartışmalarda İsa’nın Tanrı veya onun oğlu olduğu fikrine en fazla İskenderiye piskoposu Arius karşı çıktı. Doğu Roma İmparatoru Konstantin ülkedeki din ayrılıklarının siyasi bütünlüğe zarar vermesini önlemek amacıyla 325 yılında İznik’te bir konsil düzenledi. Konsilde hiçbir konuda ortak bir birliktelik sağlanmamasına rağmen İmparator’un isteğiyle 6. madde kabul edilmiştir. Bu maddeye göre İsa, Allah’ın oğlu olarak yaratıcı ilah kabul edilmiş, bundan başka Baba ile Oğul, tabiat bakımından birbirine eşit kılınmış ve görüşlerinden dolayı Arius aforoz edilmiştir.


Bugün birçok Hristiyan sembolü, bayramı ve geleneğinin Roma Pagan inancından geldiği düşünülmektedir. Noel de bu sembollerden biridir. Hristiyanlar ilk çağdan beri Hz. İsa’nın doğumunu kutlamaktadır. Ancak bir bilinmezlik vardır; Hz. İsa ne zaman doğdu? Bu konuda farklı tartışmalar Hristiyanlar arasında süregelmiştir. Roma’da bulunan paganlar Aralık ayının 25’inde Güneşin yeniden doğumunu kutlamaktaydı. Bu sırada Hristiyanlığı resmi din haline getiren Roma Devleti bu tarihi Hz. İsa’nın doğumu olarak kutlamaya başladı. Yani güneş tanrısı Hz. İsa haline geldi. Mesela kutsal gün olan pazarın Latincede güneş günü olması da buradan gelmektedir. Bugün hala Pazar gününün İngilizce karşılı güneş günü (Sunday) anlamına gelmektedir.

Sonuç olarak Hristiyanlık Yahudiliğin içinden çıkmış, Roma’da paganlarla mücadele verirken bir yandan onların kültüründen oldukça fazla etkilenmiş ve bazı geleneklerini kimi zaman dini kimi zaman da siyasi sebeplerden dolayı kendi bünyesinde toplamıştır.

#Theodosius #Hristiyanlık #Roma #Paganizm
0
0
0
Kaynakça

Bahadır, Gürhan, “Hristiyanlığın Antakya’da Şekillenmesi ve Habib-i Neccar”, Mustafa Kemal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 10 (23), 207-214, 2013.

İnanlar, Mehmet Zafer, “Hıristiyan Teslisinin Pagan Kökleri”, İlahiyat Araştırmaları Dergisi, 13, 131-152, 2020.

Simon, Marcel, “Early Christianity and Pagan Thought: Confluences and Conflicts”, Religious Studies, 9 (4), 385-399, 1973.

Yılmaz, Sinan, “Paganizm’den Hıristiyanlığa Geçmiş Semboller (I. ve V. Yüzyıl)”, Cumhuriyet Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı Dinler Tarihi Bilim Dalı Yüksek Lisans Tezi, Sivas, 2015.

BENZER MAKALE
Hristiyanlıkta İkon Anlayışı

Hristiyanlıkta İkon Anlayışı

Yunanca “eikon” sözcüğünden gelen ikon veya ikona, imge, simge, tasvir anlamlarına gelmektedir....

İstanbul Fener Rum Patrikhanesi

İstanbul Fener Rum Patrikhanesi

1054 yılında Hıristiyan kiliseler arasında yaşanan büyük ayrılığın ardından İstanbul'da Roma'dan bağımsız...

Mabedin Kurtuluş Bayramı Hanuka

Mabedin Kurtuluş Bayramı Hanuka

“Işık Festivali”, “Makkabi Bayramı” olarak da bilinen Hanuka, Yahudiler tarafından her yıl Kislev...

Evanjelizm ve Amerika Örneği

Evanjelizm ve Amerika Örneği

Evanjelizm’in Amerika’ya girmesi ve burada sağlam şekilde inşa edilmeye başlaması, İngiltere’de ortaya...

Ölmüş Ataların Geride Kalanları Ziyarete Geldiği Gün: Bon Festivali

Ölmüş Ataların Geride Kalanları Ziyarete Geldiği Gün: Bon Festivali

Obon olarak da adlandırılan Bon festivali, Japonya’da “ataları anma bayramı” olarak kutlanmaktadır. Bon...

Caynizm ve Ahimsa Prensibi

Caynizm ve Ahimsa Prensibi

Caynizm’in dünya üzerinde tanınması ve yaygınlık kazanmasında etkili olan en önemli inanç “ahimsa”...

Şiilik ve Ana İlkeleri

Şiilik ve Ana İlkeleri

Şia, Hz. Peygamber’in vefatından sonra Hz. Ali’nin nass ile halife oluğuna inanır ve imametin kıyamete kadar...

Son Akşam Yemeği Tablosunun Kökeni ve Evharistiya

Son Akşam Yemeği Tablosunun Kökeni ve Evharistiya

Leonardo da Vinci denilince akla gelen eserlerinden biri de hiç şüphesiz Milano’da Santa Maria delle Grazie...

Yahudi Aydınlanma Hareketi: Haskala

Yahudi Aydınlanma Hareketi: Haskala

Yahudiler yüzyıllar boyunca seçilmiş halk olmaları nedeniyle kendilerini her zaman diğer toplumlardan ayrı tutmuş...

Sathya Sai Baba Hareketi

Sathya Sai Baba Hareketi

Aziz Shirdi Sai Baba'nın reenkarnasyonu olduğu kabul edilen Sathya Sai Baba'nın, Hindistan'da başlattığı...

ANASAYFA
RASTGELE
KATEGORİLER
POPÜLER
EN YENİLER