Mor bir kıyafet giymek bizim için sıradandır. Peki, 16. yüzyıl İngiltere’sinde yaşıyor olsaydık mor giymek hala sıradan olur muydu? Moru bu kadar özel ve önemli kılan neydi?
Mor renk yüzyıllardır kraliyet, güç ve enginlik ile ilişkilendirilmiştir. Hatta Kraliçe I. Elizabeth, kraliyet ailesinin yakın üyeleri dışındakilerin bu rengi giymesini yasaklamıştır. Morun elit statüsü, onu üretmek için kullanılan boyanın nadirliğinden ve maliyetinden kaynaklanmaktadır.
Bir zamanlar mor boya, Lübnan’ın Akdeniz kıyısında yer alan Sur (Tyre) şehrinden geliyordu. Yunanlılar bu bölgeye “Fenike” diyorlardı ve bu ismin “morun ülkesi” anlamına geldiğine inanılıyordu. Mor pahalı bir renkti. M.S. 1. yüzyılda Roma’da bir kilo Tirya (Tyrian) mor boyası bir Romalı askerin yıllık maaşının yarısına ya da günümüzde bir elmas nişan yüzüğünün maliyetine eşdeğerdi. Bunun nedeni de elde edilmesinin zor olmasıydı.
Boyanın kaynağı Akdeniz’de bulunan yırtıcı deniz salyangozları tarafından üretilen mukustu. Boya üreticileri sadece 1 gram boya üretmek için on binlerce yumuşak çayı toplamak zorunda kalıyordu. Daha sonra salgı bezleri çıkarılıyor ve tuzlu suyla dolu kurşun bir kaba yerleştiriliyordu. Kap, karışım kırmızımsı mor bir renge dönüşene kadar yaklaşık on gün boyunca yavaşça ısıtılıyordu. Bu işlemden sonra tencerede kalan, boya yapmak için kurutulması ve ezilmesi gereken kokulu yapışkan bir maddeydi. Bu uzun ve kokulu bir süreçti. Bundan dolayı da boyanın üretildiği yerler genellikle kasaba ve şehirlerin rüzgar almayan kısımlarında yer alıyordu.
Şekil: Murex Salyangozu
Tirya mor boyası ilk olarak M.Ö. 16. yüzyıl Fenikeliler tarafından üretilmiştir. MS 2. yüzyılda Yunan bilgin Julius Pollux tarafından kaydedilen efsaneye göre, boya Fenike tanrısı Melqart tarafından köpeği ve su perisi Tyros ile deniz kıyısında yürürken keşfedilmiştir. Köpek büyük bir deniz salyangozunu ısırdığında ağzı mora boyanmıştır. Melqart hemen köpeğin ağzından çıkan özle bir elbiseyi boyamıştır ve bunu Tyros’a hediye etmiştir.
Mor yaklaşık bir buçuk asır önce alt sınıflar için erişilebilir hale geldi. 1856 yılında, 18 yaşındaki İngiliz kimyager William Henry Perkin sıtma ilacı olan ‘kinin’ sentezlemeye çalışırken kazara sentetik bir mor bileşik oluşturdu. Bileşiğin kumaşları boyamak için kullanılabileceğini fark etti, bu yüzden boyanın patentini aldı. ‘Anilin moru’ ve ‘Tirya (Tyrian) moru’ adı altında üretti. Bu süreçte bir servet kazandı. Rengi adı daha sonra 1859’da, mor ebegümeci çiçeğinin Fransızca ismine dayanarak “leylak rengi” olarak değiştirildi ve kimyagerler boya bileşiğini leylak rengi olarak adlandırdı. İşte bu seçkin kraliyet rengi, genç bir bilim adamının tesadüfi deneyi sayesinde yaygın olarak kullanılabilir ve uygun fiyatlı hale geldi.
Temel ihtiyaçlarını binlerce yıldır doğadan karşılayan insanoğlu, şüphesiz ki doğada gördüğü renkleri başlangıçta farklı değerler yükleyerek anlamlandırmış ve yine bu renkleri elde etmek için doğadan yararlanmıştır. Bulunan farklı teknikler de gezici zanaatkârlar ile farklı bölgelere kadar yayılmıştır.
Adigüzel, Gözde - Kolanci, Bilge YILMAZ. “Antikçağda Statünün Rengi: Mor”. Cedrus 5 (01 Haziran 2017), 261-285.
published, Remy Melina. “Why Is the Color Purple Associated With Royalty?” livescience.com. 03 Haziran 2011. Erişim 24 Aralık 2022. https://www.livescience.com/33324-purple-royal-color.html
“Ancient Color | Creating Purple”. Erişim 24 Aralık 2022. https://exhibitions.kelsey.lsa.umich.edu/ancient-color/purple.php
Hemen hemen her erkeğin dolabında bulunan özel günlerde ya da işe giderken tercih ettiği kravatın tarihi M.Ö....
Yunan mitolojisinde “Adonis Miti” olarak bilinen, doğadaki ölüm ve yenilenmeyi sembolize ettiği kabul...
Birbirine dolanan siyah ve beyaz iki yarım dairenin, her iki tarafında zıt renklerden bir nokta bulunan Yin-Yang sembolü...
Maviyi yaygın bir renk olarak düşünmek doğaldır. Mavi, gökyüzü ve okyanus ile ilişkilendirilir....
Barok kelimesi Portekizce “tam yuvarlak olmayan şekilsiz inci” anlamına gelen “barroco” kelimesinden...
Vatikan, 44 hektarlık bir yüz ölçümüne sahip olması nedeniyle dünyanın en küçük...
Samarra Ulu Camii, Irak'ın Samarra şehrinde bulunmaktadır ve Sâmerrâ 'da bulunan en önemli tarihi...
Hurma palmiyesi olarak bilinen büyük bir ağaçta yetişen hurma dünyanın en tatlı meyvelerinden biridir....
“Ankh” sembolü, “yaşamın haçı, hayatın sembolü” olarak bilinmekte ve düz bir...
Bishwa Bengalce "dünya", ijtema ise Arapça 'içtima' yani "toplantı" anlamına gelir. "Dünya...