Konya Bilim Merkezi İlimge

Hıristiyanlıkta Yedi Ölümcül Günah

 Raziye Betül Dikmen
 7 dk  397

Dini emir ve yasakların yerine getirilmemesi olarak tanımlanan günah kavramının karşılığı, Tanrı ile olan ilişkiye bağlı olarak dinden dine değişebilmektedir. En genel anlamıyla Tanrı buyruklarına karşı itaatsizlik günahın tanımlanmasında en belirgin tanımdır. Dini bir terim olması nedeniyle de kutsal ve tabiatüstü varlıklarla doğrudan ilişkilidir.

Hıristiyanların Kutsal Kitap terminolojisine göre yasaya karşı itaatsizlik, insanlarla ilişkilerin ihlali ve Tanrı’ya isyan etmek günah kategorisinde yer almaktadır. I. Yuhanna (3:4)’da geçen “Günah işleyen, yasaya karşı gelmiş olur. Çünkü günah demek, yasaya karşı gelmek demektir.” ifadesi Hıristiyanlıktaki günah anlayışının ne olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.

Hıristiyan geleneğinde bulunan yedi ölümcül günah, insanın manevi gelişimini etkileyen günahlardan oluşmaktadır. Hıristiyanlıkta yedi ölümcül günah anlayışının kökeninin Kutsal Kitap’ta yer almadığı bilinmektedir. IV. yüzyılda yaşamış olan keşiş Evagrius Ponticus, karşı konulması gereken sekiz kötülüğü tanımlamıştır. Keşiş Ponticus’tan iki yüzyıl sonra Papa I. Gregory, bu sekiz kötülüğü yediye indirmiş ve bunları günahların temel nedenleri olarak kabul etmiştir. Bu günahların ölümcül günahlar olarak isimlendirilmesinde etkili olan, bu günahların başka günahlara sebep olacak olmasıdır. Papa I. Gregory tarafından belirlenen bu yedi günah; kibir, haset, öfke, tembellik, açgözlülük, şehvet ve oburluktur. Bu günahların karşısına bir de yedi erdem listesi hazırlanmıştır. Yedi erdem ise inanç, umut, hayırseverlik, adalet, sağduyu, ölçülülük ve metanet olarak belirlenmiştir. Kutsal Kitap içerisinde ne yedi ölümcül günahtan ne de sıralanan bu yedi erdemden bahsedilmemektedir. Ancak Kutsal Kitap’ta kaçınılması gereken günahlar yer almaktadır. Kutsal Kitap’a göre affedilmeyen tek bir günah, Tanrı’nın lütfunun reddedilmesidir. Papa tarafından belirlenen bu yedi günah affedilmeyen günahlar değillerdir ancak bu durum onları yapmak için bir özgürlüğe sahip olunduğu anlamına da gelmemektedir. Zira Galatyalılar (5:19-21)’da yer alan “Benliğin işleri açıktır. Bunlar cinsel ahlaksızlık, pislik, sefahat, putperestlik, büyücülük, düşmanlık, çekişme, kıskançlık, öfke, bencil tutkular, ayrılıklar, bölünmeler, çekememezlik, sarhoşluk, çılgınca eğlenceler ve benzeri şeylerdir. Sizi daha önce uyardığım gibi yine uyarıyorum, böyle davrananlar Tanrı'nın Egemenliğini miras alamayacaklar.” ifadesi kaçınılması gereken günahların olduğunu ve bunlardan uzak durulması gerektiğini ortaya koymaktadır.


Hıristiyanlıkta yedi ölümcül günah olarak belirlenen bu günahlardan ilki olan kibir; insanların sahip oldukları meziyetlere karşı aşırı düşkün olmaları ve kendilerinde olan bu özellikler nedeniyle her şeyi yapabileceklerini düşünmeleridir. Kibir, bütün günahların kaynağı olarak kabul edilmektedir. Kişinin kibre kapılması, Tanrı’ya ve diğer insanlara karşı kendisini her şeyden üstün görmeye başlamasına neden olmaktadır. Bu durumun da Tanrı’nın unutulmasına neden olduğu kabul edilmektedir. Kutsal Kitap’ta geçen “İnsanı kirleten, insanın içinden çıkandır. Çünkü kötü düşünceler, cinsel ahlaksızlık, hırsızlık, cinayet, zina, açgözlülük, kötülük, hile, sefahat, kıskançlık, iftira, kibir ve akılsızlık içten, insanın yüreğinden kaynaklanır. Bu kötülüklerin hepsi içten kaynaklanır ve insanı kirletir.” (Markos 7:20-23) ifadesi kibrin ahlaksız bir davranış olarak kabul edildiğini göstermektedir.

Kutsal Kitap’ta ahlaki zayıflık olarak görülen haset, başka bir kişinin iyi durumuna karşı duyulan memnuniyetsizlik olarak tanımlanmaktadır. Galatyalılar (5:26)’da geçen “Boş yere övünen, birbirlerine meydan okuyan, birbirlerini kıskanan kişiler olmayalım.” ve Eyüp (5:2)’de yer alan “Budalayı kıskançlık bitirir.” ifadeleri kıskançlık ve hasetin insan için nasıl bir kötülük olduğunu açıklamaktadır.

Öfke duygusu da Hıristiyanlıkta istenmeyen davranışlardan biri olarak kabul edilmektedir. Romalılar (12:19)’da “Sevgili kardeşler, kendi öcünüzü kendiniz almayın; bunu Tanrı'nın gazabına bırakın. Çünkü şöyle yazılmıştır: “Rab diyor ki: Öç benimdir, kötülüğün karşılığını ben vereceğim.” ifadeleri öfkeye kapılarak bir yanlış yapılmamasını, Tanrı’nın yapılan yanlışlara karşılığını bizzat vereceğini, bu nedenle öfke günahına yenilmemek gerektiğini söylemektedir.

Tembellik, bütün dinlerde olduğu gibi Hıristiyanlıkta da onaylanmayan bir haldir. II. Selanikliler (3:10-12)’de “Sizinle birlikteyken size şu buyruğu vermiştik: Çalışmak istemeyen, yemek de yemesin! Çünkü aranızda bazılarının boş gezdiğini duyuyoruz. Bunlar hiçbir iş yapmıyor, başkalarının işine karışıp duruyorlarmış. Böylelerine Rab İsa Mesih'in adına yalvarıyor ve şunu buyuruyoruz: Sakin bir şekilde çalışıp kendi kazançlarından yesinler.” ifadesi tembelliğin ve hiçbir şey yapmamanın hoş karşılanmadığını göstermektedir.

Kutsal Kitap’ta insanın zaaflarından biri olan açgözlülüğün insanı kirlettiğine işaret edilmektedir. Luka (12:15)’da “Dikkatli olun! Her türlü açgözlülükten sakının. Çünkü insanın yaşamı, malının çokluğundan ibaret değildir.” ifadesi açgözlülükle maddi isteklerin peşinden koşmanın onaylanan bir davranış olmadığına vurgu yapılmaktadır.


Hıristiyanlıkta yedi ölümcül günahtan bir diğeri de şehvettir. Hıristiyanlıkta insana Tanrı tarafından bahşedilen ve neslin devamı için verilen bir lütuf olması yanında, evlilik dışında bu duygunun peşinden gidilmesi günah olarak kabul edilmektedir. Matta (5:27-30)’da bu konuyla ilgili olarak; “Zina etme denildiğini duydunuz. Ama ben size diyorum ki, bir kadına şehvetle bakan her adam, zaten yüreğinde o kadınla zina etmiştir. Eğer sağ gözün seni günaha sokarsa, onu çıkar, at. Çünkü vücudunun bir üyesinin yok olması, tüm vücudunun cehenneme atılmasından iyidir. Eğer sağ elin seni günaha sokarsa, onu kes, at. Çünkü vücudunun bir üyesinin yok olması, tüm vücudunun cehenneme gitmesinden iyidir.” ifadesi yer almaktadır.

Yedi ölümcül günahtan sonuncusu ise yeme içmeye aşırı düşkün olmak yani oburluktur. Bedenin ihtiyacından fazla yiyip içmenin bencilce olduğu kabul edilmektedir. Oburluğun insanlarda istenmeyen duyguları ortaya çıkardığına inanılmakta ve Tanrı’nın vermiş olduğu nimetlerin dengeli tüketilmesi gerektiğine vurgu yapılmaktadır. Filipililer (3:19)’da “Bunların tanrısı mideleridir. Ayıplarıyla övünür, yalnız bu dünyayı düşünürler.” ifadesi oburluğun Hıristiyanlık açısından nasıl değerlendirildiğini göstermektedir.

Hıristiyanlıkta yedi ölümcül günah olarak kabul edilen kibir, haset, öfke, tembellik, açgözlülük, şehvet ve oburluk dünyevi arzularımız ile manevi özlemlerimiz arasındaki savaşı gözler önüne sermektedir. Bu yedi günah affedilmeyen günahlar olmaktan ziyade daha büyük günahlara yol açma ihtimali olması nedeniyle ölümcül olarak isimlendirilmektedir. Bu günahların işlenmesi Tanrı ile olan birliği zayıflatsa da Tanrı’dan yüz çevirme olarak görülmemektedir.

#hıristiyanlık #günah #kutsalkitap
0
0
0
Kaynakça

Güngör, Muhammed. “Hıristiyanlıkta Yedi Ölümcül Günah”. Dini Araştırmalar 17/45 (15-12-2014) (15 Aralık 2014), 36-59. https://doi.org/10.15745/da.76332

Crosswalk.com. “Does the Bible Actually Mention Seven Deadly Sins?” Erişim 05 Eylül 2023. https://www.crosswalk.com/faith/bible-study/does-the-bible-actually-mention-seven-deadly-sins.html

“Seven Deadly Sins | Definition, History, Names, & Examples | Britannica”. 17 Temmuz 2023. Erişim 05 Eylül 2023. https://www.britannica.com/topic/seven-deadly-sins

“What are the seven deadly sins? | Bibleinfo.com”. Erişim 05 Eylül 2023. https://www.bibleinfo.com/en/questions/what-are-seven-deadly-sins

Christianity.com. “What Are the Seven Deadly Sins? Biblical Guide & Full List”. Erişim 05 Eylül 2023. https://www.christianity.com/wiki/sin/what-are-the-seven-deadly-sins.html

Kitab-ı Mukaddes. İstanbul: Kitabı Mukaddes Şirketi, 2015.

BENZER MAKALE
Hristiyanlıkta İkon Anlayışı

Hristiyanlıkta İkon Anlayışı

Yunanca “eikon” sözcüğünden gelen ikon veya ikona, imge, simge, tasvir anlamlarına gelmektedir....

İstanbul Fener Rum Patrikhanesi

İstanbul Fener Rum Patrikhanesi

1054 yılında Hıristiyan kiliseler arasında yaşanan büyük ayrılığın ardından İstanbul'da Roma'dan bağımsız...

Mabedin Kurtuluş Bayramı Hanuka

Mabedin Kurtuluş Bayramı Hanuka

“Işık Festivali”, “Makkabi Bayramı” olarak da bilinen Hanuka, Yahudiler tarafından her yıl Kislev...

Evanjelizm ve Amerika Örneği

Evanjelizm ve Amerika Örneği

Evanjelizm’in Amerika’ya girmesi ve burada sağlam şekilde inşa edilmeye başlaması, İngiltere’de ortaya...

Ölmüş Ataların Geride Kalanları Ziyarete Geldiği Gün: Bon Festivali

Ölmüş Ataların Geride Kalanları Ziyarete Geldiği Gün: Bon Festivali

Obon olarak da adlandırılan Bon festivali, Japonya’da “ataları anma bayramı” olarak kutlanmaktadır. Bon...

Caynizm ve Ahimsa Prensibi

Caynizm ve Ahimsa Prensibi

Caynizm’in dünya üzerinde tanınması ve yaygınlık kazanmasında etkili olan en önemli inanç “ahimsa”...

Şiilik ve Ana İlkeleri

Şiilik ve Ana İlkeleri

Şia, Hz. Peygamber’in vefatından sonra Hz. Ali’nin nass ile halife oluğuna inanır ve imametin kıyamete kadar...

Son Akşam Yemeği Tablosunun Kökeni ve Evharistiya

Son Akşam Yemeği Tablosunun Kökeni ve Evharistiya

Leonardo da Vinci denilince akla gelen eserlerinden biri de hiç şüphesiz Milano’da Santa Maria delle Grazie...

Yahudi Aydınlanma Hareketi: Haskala

Yahudi Aydınlanma Hareketi: Haskala

Yahudiler yüzyıllar boyunca seçilmiş halk olmaları nedeniyle kendilerini her zaman diğer toplumlardan ayrı tutmuş...

Sathya Sai Baba Hareketi

Sathya Sai Baba Hareketi

Aziz Shirdi Sai Baba'nın reenkarnasyonu olduğu kabul edilen Sathya Sai Baba'nın, Hindistan'da başlattığı...

ANASAYFA
RASTGELE
KATEGORİLER
POPÜLER
EN YENİLER