Etrüskler, M.Ö. 9. yüzyılda Tiren Denizi'nin kuzeyindeki Etruria bölgesinde, bugünkü Toskana ve Umbria bölgelerinde yaşamış bir halktır. M.Ö. 6. yüzyılda, Roma Cumhuriyeti tarafından bu bölge fethedilene kadar Etrüskler varlıklarını sürdürmüşlerdir. Etrüsklerin tarihi hakkında bilinenler, arkeolojik kazılar ve yazılı kaynaklara dayanmaktadır.
Etrüsklerin kökenleri hakkında kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Bazı teorilere göre, Etrüsklerin Orta Doğu, özellikle Anadolu ve Mezopotamya'dan gelen göçlerle ilişkili olduğu düşünülmektedir. Etrüsk dili, başka hiçbir dil ile ilişkilendirilemeyen bir dil olduğundan, kökenleri üzerindeki belirsizlik devam etmektedir. Etrüsk alfabesi, Latin alfabesinin öncüsü olarak kabul edilmektedir.
Etrüskler, Roma'nın yükselişinden önce İtalya'nın en gelişmiş uygarlıklarından birini oluşturmuşlardır. Şehir devletleri halinde örgütlenmişler ve tarıma dayalı bir ekonomiye sahip olmuşlardır. Etrüsklerin mimari, sanat ve el sanatlarındaki başarıları dikkate değerdir. Etrüskler, etkileyici mezar anıtları, freskler, seramikler ve mücevherler gibi eserlerle tanınmıştır. Etrüsklerin mimarisi, genellikle tuğla ve taşın birleşiminden oluşan büyük yapılarla karakterize edilir. Etrüskler ayrıca Yunan kültüründen de etkilenmiştir.
Etrüsklerin siyasi gücü, Roma'nın güçlenmesiyle zayıflamış ve M.Ö. 4. yüzyılda Roma tarafından fethedilmişlerdir. Etrüskler, şehir devletleri halinde örgütlenmişlerdir ve krallıklar şeklinde yönetilmişlerdir. Etrüsk kralları, ticaret, sanat ve askeri konularda önemli kararlar almışlardır.
Etrüsklerin dinleri, özellikle kehanet, doğaüstü güçler ve ölümden sonraki yaşam konularına odaklanmaktadır. Etrüsklerin din adamları olan "Augurlar" kehanetlerde bulunmak için doğa olaylarına ve kuşların uçuş hareketlerine bakarlardı. Etrüsklerin dini inançları, ölülerin ruhları, doğa güçleri ve tanrılar arasındaki ilişkilere dayanıyordu. Tanrılar, doğal afetleri kontrol etmek, insanlar ve hayvanlar arasındaki ilişkileri düzenlemek, geleceği öngörmek, savaşta yardım etmek ve birçok başka konuda etkiliydiler.
Etrüsklerin dini ritüelleri, din adamları ve rahibeler tarafından yönetiliyordu. Özellikle rahibeler, birçok ritüelin merkezinde yer alıyordu ve geleceği öngörmek, hastalıkları tedavi etmek, doğa olaylarını kontrol etmek gibi çeşitli görevleri yerine getiriyordu. Etrüsklerin dini inançları, ölüm ve ölümden sonraki yaşama büyük bir vurgu yapıyordu. Ölülerin ruhları, özellikle de önemli insanların ruhları, ölümden sonra bile hayatta kalıyor ve hayattaki insanların hayatına etki ediyordu. Ölülerin ruhları, aracılığıyla geleceği öngörmek ve hatta doğal afetleri önlemek mümkündü.
Etrüsklerin dini, günümüze kalan birçok kalıntı ve belge aracılığıyla incelenebilir. Örneğin, Etrüsk mezarlarındaki freskler, Etrüsklerin ölülerin ruhlarına olan inancını göstermektedir. Ayrıca, Etrüsk yazıtları, tanrı ve tanrıçaların adlarını ve bu tanrıların özelliklerini açıklar. Sonuç olarak, Etrüsklerin dini inançları, karmaşık ve çok yönlüydü ve antik İtalya'nın kültürel gelişiminde önemli bir rol oynadılar. Etrüsklerin dinine dair birçok bilgi kaynağına sahip olmakla birlikte, bu dinin bazı yönleri hala gizemini korumaktadır.
Etrüsklerin dünyanın en gizemli halklarından biri olarak kabul edilmesinin nedeni, kaynakların eksikliği ve yazılı belgelerin çoğunun yok olmasıdır. Bununla birlikte, Etrüsklerin sanat ve mimarisi hala hayatta kalmıştır ve günümüzde birçok müzede sergilenmektedir.
Memiş, Ekrem. ‘’Etrüskler’in Kökeni, Kimliği ve Roma Medeniyetine Katkıları’’. Kafkas Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı Number 29, 343-363, 2022.
Solmaz, Mustafa. ‘’ Biçimbilim ve Sözdizim Açısından Etrüsk Dili’’. Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Fransız Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, Van, 2005.
Gürsoy, Akile. “Tarihten Bir Kesit: Etrüskler, Türkiye’de Türk Tarihini İncelemede Antropoloji’nin Katkısı”. Tarihten Bir Kesit: Etrüskler Sempozyumu, Türk Tarih Kurumu, Bodrum, 2-4 Haziran 2007.
Hooper, John. ‘’The enigma of Italy's ancient Etruscans is finally unravelled’’. Erişim Tarihi: 10.05.2023. https://www.theguardian.com/world/2007/jun/18/italy.johnhooper
Toplum düzeyinde “şey”lere yani yaşam döngüsünde karşımıza çıkan nesnelere anlam...
Bireylerin bir araya gelerek oluşturduğu aktif yapı toplum olarak tanımlanır. Bu sosyal yapı birtakım dinamikler ile bir...
Maruni cemaatinin kurucusu Aziz Marun’dur. 4. yüzyılın ortalarında Suriye'de doğan Marun, davet çalışmalarıyla...
D'Hondt sistemi, seçimlerde kullanılan seçim yöntemlerinden biridir. Bu sistem, birçok ülkede,...
Kültür endüstrisi, sanat, edebiyat, film, müzik, yayıncılık, tiyatro gibi alanlarda üretilen ve...
Frankfurt Okulu'nun kökenleri, 1923 yılında Frankfurt Üniversitesi'nde Max Horkheimer önderliğinde...
Herkesin tuttuğu bir takım, desteklediği bir ideolojik grup veya benzeri bir oluşum vardır. Peki kendinizi bu oluşumlarla...
Birey davranışları uzunca zamandır çözmeye ya da anlamlandırmaya çalıştığımız bir olgudur. Toplumu doğru...
Kişinin çevresine statüsünü göstermek veya satın aldıklarıyla itibar kazanmak amacıyla yaptığı...
İbn Haldun, Hicri 732 (1332) yılında Tunus’ta dünyaya gelmiştir. Kendisi, hayatının çok büyük...