William Henry Quilliam, 1856 yılında Liverpool’da orta sınıf bir ailenin oğlu olarak dünyaya geldi. Metodist bir Hristiyan olarak yetiştirilen Quilliam, ilk tahsilini King William’s College’de tamamlamış, yükseköğrenimini Wrexham’daki Grove Park School’da ve 1883 yılında Liverpool Institute’da devam etmiştir. Hukuk eğitimi alarak William Ratcliffe’in ofisinde başladığı hukuk stajını Lord Mayor’un yanında tamamlayarak avukatlık yapmaya başlamıştır.
Mesleği avukatlık olan Quilliam’ın 1884 yılında Cezayir ve Fas’a yapmış olduğu iş seyahati ona İslâm ile tanışma, Müslümanların hayat tarzlarını tanıma fırsatı verdi. Seyahatinde Quilliam, Müslümanların hiç de kendisine anlatıldığı gibi olmadıklarını ve batının söylediği şekliyle “ilkel insanlar” olmadıklarını gördü. Aksine Müslümanların kendini medenî gören birçok Avrupalıdan çok daha ufku geniş ve manevi iklime sahip olduklarının farkına vardı. İslam beldelerinin toplumsal yapısının İngiltere’deki gibi ahlaksızlık ve edepsizlikten uzak olmaları ilgisini çekti, Müslümanların ahlaki yapılarından ve manevi ikliminden etkilendi.
İş seyahati sırasında Fas’ı gezmek için güneydeki Tanca şehrine giden bir feribota biner. Bu esnada dikkatini çeken şey, Faslı birkaç hacının denizden feribota kova ile su çekmesidir. Suyu çeken hacıların abdest aldıklarını ve sonrasında saf tutarak huşû içerisinde namaza durduklarını dikkatlice izleyen Quilliam, ne rüzgârın şiddetinin ne de geminin sarsıntısının bu haz ve huşuyu bozmadığını hayranlıkla izler. Hacıların ne yaptıklarını daha detaylı öğrenmek için Tanca’ya gittiğinde İngilizceyi iyi bilen bir Müslüman ile dost olur. Bu seyahat esnasında şahit oldukları William Henry Quilliam’ın dünyaya bakışını değiştirir.
Bunun üzerine Quilliam İngiltere’ye dönünce Kur’an-ı Kerim ile diğer semavi dinleri inceleyip tanımaya ve öğrenmeye başlar. Önce Kur’an’ın İngilizce bir tercümesini alır, onu dikkatle okur ve İslamiyet’le alakalı eline geçen kitapları inceler. Bu araştırma ve incelemeler neticesinde İslam dininin şüpheden uzak hak din olduğuna kanaat getirir. Bununla beraber İslam’ı kabulde acele etmeyerek diğer semavi dinlerle ilgili de araştırmalarda bulunur. Bu husustaki araştırmaları onu İslam dininin yegâne hak din olduğu kanaatine daha da yakınlaştırır. Kısa bir süre sonra Hristiyanlıktan vazgeçer ve 1887 yılında, 31 yaşında İslam dinini tercih eder. 1888 yılından sonra William Quilliam, isminin Abdullah olduğunu açıklar. Quilliam “Bundan sonra her nerede bulundum ve her kime tesadüf ettim ise nefsimin gayr-i meşru meyil ve isteklerinden çekindim ve bu hususlardaki fikirlerimi söyleyip nasihatlerde bulundum.” şeklinde bir açıklama yapar.
Quilliam bir süre Cezayir ve Fas’ta kalarak İslâm hakkında daha çok bilgi sahibi olmak istemiştir. Arapça öğrenmiş ve İslâm’ın temel prensiplerini akademik seviyede anlatabilecek kadar bilgi birikimine ulaşmıştır. Artık istediği tek şey, kendi memleketindeki insanlara da tecrübesini aktarmak ve “karanlıktaki ruhlara aydınlığa giden yegâne yol’’ gösterebilmektir. Bunun için Liverpool’da bir İslam cemiyeti kurmayı düşünür.
Liverpool’a dönen William Henry Quilliam’ın yaptığı ilk iş, evini İslâmî bir merkez ve mescit hâline getirmek oldu. 1889’da Noel gününde Liverpool’da bir Camii ve İslam Enstitüsü’nü kurdu. Enstitü’nün amacı konferanslar düzenleyerek çeşitli yayınlar ile İslamiyet’i geniş kitlelere tanıtmaktı. Bu doğrultuda Quilliam, yazılı basını oldukça etkili bir biçimde kullanarak İslam hakkındaki önyargılara ve ona yönelik suçlamalara karşı kamuoyu oluşturmak için yazılı medya organlarını araç olarak kullandı.
14 Ocak 1893 yılında yayın faaliyetine başlayan haftalık The Crescent (Hilal) adlı gazete ile Islamic World (Âlem-i İslam) adında yirmiden fazla ülkeye dağıtımı yapılan aylık dergiyi çıkarmaya başladı. The Crescent İngiltere’deki Müslümanların ilk düzenli yayın organı oldu. Bu süreçte gazete daha etkili ve sürdürülebilir bir hal aldı. Geniş bir abonelik ağına sahipti. Gazete Britanya adalarının her bölgesine gönderildiği gibi Fransa, İspanya, Fas, İstanbul, İzmir, Suriye, Osmanlı’nın büyük bir kısmı, Rusya, Cezayir, Mısır, İran, Arabistan, Afganistan, Çin, Kanada, ABD ve Hindistan’ın birçok bölgelerindeki abonelerine ulaştırılmaktaydı. 1908 yılına kadar aralıksız olarak çıkarıldı. Gazete abonelik sistemiyle çok hızlı bir şekilde tüm Dünya Müslümanlarına ulaştı ve azımsanmayacak bir okuyucu kitlesine sahip oldu. Bunun yanı sıra nüshalar her gün tren istasyonlarında ücretsiz olarak dağıtılmakta ve okuyanlardan İslam dini hakkında daha geniş bilgi almak istediklerine dair enstitüye her gün mektuplar gelmekteydi.
Quilliam’ın yapmış olduğu çalışmalar sonucunda enstitü etrafında bir Müslüman cemaat oluşmuş ve İslam dinini yeni kabul edecek Hristiyanların Müslüman olmasına da vesile olmuştur.
Ünü ülke dışına taşan Quilliam, 1890 yılında II. Abdülhamid ile görüşmek üzere İstanbul’a gelmiştir. Tam olarak ne için geldiğine dair birden fazla bilgi bulunmaktadır. Bunlardan biri Quilliam’ın İngiltere’deki İslami faaliyetlerinde II. Abdülhamit’ten yardım alabileceği düşüncesi ile arkadaşının tavsiyesi üzerine gelmiştir. Başka kaynaklara göre ise II. Abdülhamit’in daveti üzerine İstanbul’a gelmiştir. Sultan II. Abdülhamid Quilliam’ı yabancı bir devlet adamı statüsünde karşılayarak bir hafta devlet reisi gibi ağırlamıştır. Saltanat kayığı ile boğaz turu yaptırmış, gideceği vakit kendisine hediye ve ulufelerle birlikte bir padişah fermanı vermiştir. Bu fermanda Padişah ve Halife sıfatıyla II. Abdülhamid; William Henry Quilliam’ın Britanya’nın Şeyhülislamı vazifesine getirildiğini bildirmiştir. Böylece Quilliam, İngiliz adalarının ilk ve son şeyhülislamı olarak tarihe geçmiştir. Bununla birlikte II. Abdülhamit stratejik olarak dağıttığı dördüncü dereceden bir Osmanlı nişanını Quilliam’a takdim etmiştir. Abdülhamid, nişanları alan kişilerin iyi niyet besleyeceği umuduyla nişan dağıtmayı alışkanlık edinmişti.
Abdullah Quilliam, İstanbul ziyaretinden sonra Liverpool’a döndüğünde Osmanlı Devleti’ni temsil etmenin yanında İngiliz adalarındaki Müslümanların lideri olarak daha da tanınan birisi haline gelmiştir. Ayrıca Müslümanların dertleriyle ilgilenmeye başlamıştır. Abdullah Quilliam 1894 yılında İslam dinini anlatmak ve nasıl yaşandığını göstermek düşüncesiyle Liverpool’da yaşayan Müslümanlar için bir camii ve bir han yapılması kararı almıştır.
Bir dava bilinciyle hareket eden Quilliam ve takipçileri İngiltere’nin ilk yerli Müslüman cemaatini oluşturmaktadır. İngiltere'nin ilk kayıtlı camisi ve İslam merkezinin kurucusu olan Quilliam, doğup büyüdüğü Liverpool şehrinde, başta yakın çevresi olmak üzere kendi vatandaşlarına İslam dininin güzelliklerini ve onun son hak din olduğunu anlatmaya başlamıştır. Birçok İngiliz aydınını da etkilemeyi başarmıştır. Ülkesinde İslam’ın büyük bir savunucusu olmuştur. Nitekim on beş yıl boyunca İngiltere'nin kuzey batısında beş yüzden fazla İngiliz erkek ve kadının İslam'a geçmesine vesile olmuş, çevresindeki bazı kimseler rahatsız olsa da o hayatını adadığı bu davaya hizmet etmeye devam etmiştir. Kuşkusuz Quilliam’ın bu başarısı, sadece İngiltere Müslümanlarıyla değil dönemin önemli Müslüman devletleri; Osmanlı, İran Afganistan ile de Quilliam’ın ilişkileri söz konusu olmuştur.
Tebliğ faaliyetleri kendine özgü bir hal almaya başlamıştır. Nitekim ihtida edenlerin ya da etmek üzere olanların geçmişlerini de dikkate alarak dini vaazlarını pazar günleri merkezdeki bir konferans salonunda vermiş ve bazı Hıristiyan ilahilerini İslam’a uyarlayarak okutmuştur. Abdullah William Quilliam kurduğu İslam Enstitüsü ile Liverpool bölgesinde faaliyetlerini devam ettirmiş, İslam’ın diğer ülkelere de yayılması için çaba sarf etmiştir.
Quilliam, Müslüman cemaati bir araya getirerek aynı zamanda politik bir güç oluşturulmaya çalışmıştır. Bu yönüyle de Abdullah Quilliam, Liberal Parti’nin Osmanlı Devleti’ni ve Sultanı hedef alan düşmanlık politikalarına karşı İngiltere içinden yükselen bir ses olmuştur. William Henry Abdullah Quilliam 1932 yılında vefat etmiş ve arkasında bugün de çalışmalarına devam eden bir cemiyet bırakmıştır.
“Bayram, Aydın. "OSMANLI’NIN BRİTANYA’DAKİ İLK VE TEK ŞEYHÜLİSLÂMI." On Dokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2017, 42. 163-194. Erişim 04 Temmuz 2023. https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/342285
Akıncı, Barbaros. “William Henry Quilliam ve Liverpool İslam Cemiyeti”. VAKANÜVİS - ULUSLARARASI TARİH ARAŞTIRMALARI DERGİSİ 1 (17 Eylül 2016), 1-1. https://doi.org/10.24186/vakanuvis.263498
Teke, Yusuf. “William Henry Abdullah Quıllıam’ın pan-islamist (islam birliği) faaliyetleri (1891-1908)”. https://www.academia.edu/79716102/William_Henry_Abdullah_Qu%C4%B1ll%C4%B1am_%C4%B1n_pan_islamist_islam_birli%C4%9Fi_faaliyetleri_1891_1908_
İngiltere tarihinde Protestan reformuna karşı çıkarak, Katolik inancını savunan Kraliçe Mary'nin Protestan...
Wilhelm von Humboldt, Prusyalı bir devlet adamıdır. Bakanlık ve diplomatlık yanında filozof, dilbilimci ve eğitimcidir....
Asıl adı Saadia ben Yosef olan Saadia Gaon Müslümanlar arasında Said el-Feyyumi olarak tanınmaktadır. Babilonya’da...
Osmanlı’nın en gözde mimarı olan Sinan, Kayseri’nin Ağırnas köyünde dünyaya gelmiştir. Yavuz...
Said Halim Paşa, döneminin İslam çizgisindeki aydınlarındandır. Çağdaşlarının aksine İsviçre’de...
Sıdıka Cuma, eleştirmenlerce beğenilen, birçok ödüle sahip çağdaş İslam sanatçısı, grafik...
Hz. Peygamber’i, ashabını ve İslâm dinini, müşriklerin hicivlerine karşı şiirleriyle savunduğu için...
755-769 yılları arasında Çin’de süren An Lushan ayaklanması sonucu 36 milyon insan hayatını kaybetmiştir....
Astronomi insanlık tarihi kadar eski bir bilimdir. Gökyüzü her zaman insanlar için bir merak konusu...
“Hüccetülislâm” ve “Zeynüddin” isimlendirmeleri ise İmam Gazzali’nin...