Bermuda Şeytan Üçgeni

Bermuda Şeytan Üçgeni, Kuzey Atlantik Okyanusu’nda, sınırları tam olarak çizilmemiş bir şekilde tanımlanmış bir bölgedir. Florida'nın güneydoğu ucunda, yaklaşık 500.000 mil karelik okyanus alanını kapsadığı ifade edilmektedir. Genel kabule göre Şeytan Üçgeni’nin köşelerini Miami (Florida, ABD), Bermuda ve Porto Riko oluşturmaktadır. Bölgenin ün kazanmasındaki sebep ise belirtilen noktalar üzerinden seyahat eden bazı uçak ve gemilerin gizemli olaylar sonucunda ortadan kaybolmasıdır.

Bölgedeki olağandışı olaylara ilişkin raporlar yüzyıllar öncesine dayanmaktadır. Ancak modern bilim 20. yüzyılın ortalarında, ABD donanmasına ait beş bombardıman uçağından oluşan Flight 19 filosunun Aralık 1945'te ortadan kaybolmasının ardından yoğunlaşmıştır. Uçaklar ve mürettebatı hiçbir zaman bulunamamıştır. Bu olayın hemen ardında iki uçak, mürettebatı ve uçakları aramak için yola çıkmış ancak yalnızca biri geri dönebilmiştir. Uçakların kalıntıları hiçbir zaman bulunamamıştır. O zamandan bugüne değin 1949'da Jamaika'ya uçan Tudor Star Tiger adlı bir yolcu uçağı, 1954'te Portekiz'e giden Flight 441 adlı bir deniz uçağı ve 1948’de Miami’ye uçan bir DC-3 yolcu uçağı gizemli bir şekilde ortadan kaybolmuştur.

Bu olayların ardından bölgedeki gizem sadece uçaklarla sınırlı kalmamıştır. Şeytan Üçgeni’nde seyreden tekneler de arkalarında hiçbir iz bırakmadan ortadan kaybolmuşlardır. İlk olarak 1872'de Mary Celeste olarak bilinen tekne hiçbir zaman varış noktasına ulaşamamıştır. İnsanlar tekneyi bulmayı başarmış ancak ölü ya da diri hiçbir yolcuya ulaşılamamıştır. Daha sonradan bu teknelere “hayalet gemiler” adı verilmiştir.

Bilinmeyenin cazibesi bazı sansasyonel teorilere yol açsa da bazı mantıksal çıkarımlarda bulunmak mümkündür. Hiçbir şey kanıtlanmış olmasa da bilim adamlarının bu ortadan kaybolma vakalarını açıklamak için ortaya attıkları bazı teorileri bulunmaktadır. Bu teoriler şu şekilde sıralanmaktadır:

1) Hava ve çevre faktörleri: Bermuda Şeytan Üçgeni’ninde, başta ani fırtınalar olmak üzere, değişken hava koşulları belgelenmiştir. Bu doğal olaylar görünürlüğü, navigasyon sistemlerini ve araç dengesini ciddi şekilde etkileyerek kaza olasılığını artırabilmektedir. Hızlı körfez akıntısı ve su altı özellikleri, seyir koşullarını çok daha zorlaştırmaktadır. Üçgen’in yapısı incelendiğinde bu olaylarda doğanın rolü vurgulanmakta, kaybolma vakalarının olumsuz hava koşullarıyla örtüştüğü ortaya çıkmaktadır. Ayrıca Bermuda Şeytan Üçgeni’nin deniz tabanının altında bulunan metan gazı zaman zaman patlayabilmekte, bu da suyun yoğunluğunun azalmasına, gemilerin batmasına ve uçakların alev almasına neden olmaktadır.

2) Mekanik arızalar ve ekipman sorunları: Uçak ve gemi gibi karmaşık makineler, mekanik arızalara karşı hassastır. Bermuda Şeytan Üçgeni’nin uçsuz bucaksız genişliğinde motor arızalarından iletişim arızalarına kadar uzanan ekipman arızaları hızla felaketlere dönüşebilir. Kazalar, kurtarma kaynaklarından uzakta meydana geldiğinden hayatta kalma şansı önemli ölçüde azalmakta ve bu da gizemi körükleyen kaybolmalara yol açmaktadır.

Bermuda Şeytan Üçgeni’nin esrarengiz gizemi, yıllardır birçok insanda merak uyandırmaktadır. Bu bölge ile ilgili çeşitli araştırmalar, makaleler ve belgeseller yapılmıştır. Ancak her bir sansasyonel teorinin makul açıklaması bulunduğundan Bermuda Şeytan Üçgeni günümüz itibariyle efsane olmaktan çıkmıştır.