Antik Romanın Dahi Doktoru: Gallen

Antik çağlarda insanlar hastalandıklarında ne yapıyorlardı? Doktorlar ilkel yöntemlerle hastalara ne kadar yardımcı olabiliyordu? Haydi Roma’nın dahi doktoru olan Gallen’e daha detaylıca bakalım.

Eski Roma da doktorlar çoğunlukla Greek’ti. Bakteriler ve virüsler hakkında hiçbir bilgileri yoktu, yapabildikleri sadece açık yaraları, enfeksiyonları ve kemik kırılmalarını tedavi etmekti. Tedavi için bazı değişik otlar kullanıyor ve kremler yapıyorlardı. Virüslere ve bakterilere karşı bir tedavi üretemedikleri için insanlar hastalıklara çok kolay yakalanıyor ve ölüyorlardı. 

Antik Romalılar birçok hastalığın kaynağının tanrıların öfkesi olduğuna inanıyordu. Şifa için tanrılara dualar ediyorlardı. İyileşmek için kullandıkları en yaygın metod vücudun bir parçasının küçük bir temsili olan adak putlarıydı. Örnek olarak bacak, kol, kulak benzeri heykelcikler yapıyorlardı. Yapılan heykelciğin şekli tedavi gereken yere göre değişiyordu. 

Antik Roma da ateş semptomu gösteren hastalıkların yaygın olduğunu bilmekteyiz. Örnek olarak Malaria hastalığı sinekler ile yayılan bir hastalık olduğu için Malaria Pandemisi bir dönem Antik Roma'yı kasıp kavurmuştur. 

Roma'nın en önemli doktorlarından biri ise MS. 130 - 200 yılları arasında yaşayan Galen’di. Galen daha 17 yaşında iken memleketi Pergamon’da (Şu an İzmir / Bergama’nın bulunduğu yer) tıp üzerine yoğunlaşmaya başlamıştı. Mısır gibi birçok ülkede tıp araştırmalarına devam etti. Memleketine geri döndüğünde gladyatörlerin doktoru olarak çalışmaya başladı. Kısa bir süre içerisinde büyük bir üne kavuştu. Kendisinden önce çalışan gladyatör doktorunun gözetiminde 60 gladyatör ölmüşken, Galen’in gözetiminde sadece 5 kişi ölmüş, birçok gladyatör Galen tarafından tedavi edilmişti.

160 yılında Roma’ya yerleşen Galen burada da kısa bir süre içerisinde büyük bir üne kavuştu. Romanın önemli şahsiyetleri Galen tarafından tedavi ediliyordu. İmparator Marc Aurel’in doktorluğuna kadar yükselmişti. Galenin tedavisi hacamat ve kan alma yöntemlerine dayanıyordu. Tedavilerinden önce nabız kontrolleri yapıyor, idrar testleri istiyordu. Hayvanlar üzerinde çeşitli deneyler yapan Galen’in birçok kitabı da bulunmaktadır. 

Günümüzde doğruluğu kanıtlanmış birçok araştırması olan Galen’in elbette pek çok hatası da bulunmaktaydı. Sonuçta Roma'da yaşayan, antik yöntemler kullanan bir doktordu. Örnek olarak Müslüman doktor İbn Sina dolaşım sistemini tanımlayana kadar Galen’in yaptığı araştırmaya binaen "venöz" kanının karaciğerde, "arteriyel" kanın kalpte üretildiğine inanılıyordu. Sonuç olarak Galen çağının çok ilerisinde bir doktor olduğu ve pek çok tıbbi problemin çözümüne öncülük ettiği bir gerçektir.