1979 Kabe Baskını

Cuheyman el Uteybi ve arkadaşları, 20 Kasım 1979’da Müslümanların kutsal mabedini işgal etmiştir. Eski bir asker olan Uteybi liderliğinde gerçekleştirilen işgal iki hafta sonra Fransa’nın özel askeri biriminin müdahalesi sonucu sonlandırılmıştır.

Uzun yıllar boyunca Suudi Arabistan Silahlı Kuvvetleri bünyesinde görev yapan Cuheyman el Uteybi, rejime olan tepkisi nedeniyle görevinden istifa etmiştir. Çevresinde bulunan farklı akımlardan etkilendiği düşünülen Uteybi, Suud rejiminin yabancılarla olan yakın ilişkisinden oldukça rahatsız olmaya başlamıştır. Radikal düşüncelere sahip olan Uteybi ve çevresi Abdullah el Kahtani’yi Mehdi ilan etmiştir.

Suud rejiminin artık İslam dinini temsil etmediğini savunarak çevresine topladığı bir takım arkadaşlarıyla birlikte Kabe’yi işgal etmeyi düşünerek harekete geçmiştir. Detaylıca işgal planı üzerinde çalışılarak uzun süreli bir direniş planlanmıştır. Uteybi ve çevresindekiler bölgedeki dehlizlerin planlarını çıkararak silah ve yiyecekleri aylar öncesinden bölgeye taşımaya başlamıştır. Suud Silahlı Kuvvetleri mensubu bazı askerlere rüşvet verilerek orduya ait silahların ve mühimmatın alındığı ifade edilmektedir. Dehlizlere silah ve yiyecekler, rüşvet yoluyla tabutlar içerisinde sokulmuştur. Dehlizlerin planları çıkarılarak içeriye yer altından müdahalenin gerçekleşmesi imkansız hale getirilmiştir.

20 Kasım 1979’da başlayan işgal girişimi Batı ile olan yakınlığın sonlandırılması ve yabancı askeri üslerin kapatılması talepleri ile başlamıştır. Siyasi bir eylem olarak görülen işgal girişimi planlı bir şekilde başlamıştır. Harem bölgesinde ibadet amacıyla bulunan pek çok insan rehin alınmıştır. Minareler ve dehlizler tutulmuş Suud askerlerinin hareketleri izlenmiştir. Harem yakınlarında bulunan Ebu Kubays Dağı da işgalciler tarafından tutularak bölge tam hakimiyet altına alınmıştır. Minarelerde bulunanlar Suud askerlerinin hareketlerine göre reaksiyon almış, kimsenin bölgeye yaklaşmasına izin vermemiştir. Mikrofondan anonslar yapılarak talepleri ve eylem içeriği duyurulmuştur.

Suudi Arabistan Silahlı Kuvvetleri tarafından gerçekleştirilen müdahalenin yetersiz kalması nedeniyle Pakistan Silahlı Kuvvetleri ve Fransa Silahlı Kuvvetlerinden yardım istenmiştir. Pakistan Silahlı Kuvvetlerinin istenilen etkiyi gösterememesi üzerine Fransız Silahlı Kuvvetlerine bağlı antiterör birlikleri devreye girmiştir. Müslüman olmayanların dinen bölgeye girmesinin yasak olması Fransız antiterör birliklerinin işini zorlaştırmıştır. Alınan fetva ile Fransız antiterör birimine kağıtta yazılan Kelime-i Şehadet okutturulmuş ve Müslüman oldukları kabul edilmiştir. Fransız antiterör birliği Mekke’ye girerek Kabe çevresine konuşlanmıştır. Bölgeyi ve planları inceleyen antiterör birliği su şebekesinin yenilendiğini görerek planlama yapmıştır. Şehir şebekesindeki sular yer altındaki dehlizlere verilmiştir. Dehlizler ve merdivenlere su ulaşınca elektrik verilerek eylemin sonra erdirilmesi planlanmıştır. Antiterör birliğinin bu planı başarı sağlamış ve pek çok işgalci akıma kapılarak ölmüştür. Çatışmada ele geçirilen Cuheyman el Uteybi dahil olmak üzere 63 kişi verilen fetva ile elleri ve ayakları çapraz kesilmiş, akabinde idam edilmiştir. Çatışmalar sırasında bölgede bulunan onlarca insan hayatını kaybetmiştir.

Olay hakkında pek çok spekülatif haber bulunmakla birlikte hayatını kaybedenlerin sayısının binlerce kişi olduğu iddia edilmektedir. Suudi Arabistan’ın rakamları gizlediği söylenmektedir. Ayrıca eylemin siyasi bir arka planının olduğu da iddialar arasında yer almaktadır. Eylemin arkasında Suud prenslerinin olduğu rejimin siyasi etki ve kaygılardan dolayı her hangi bir yaptırıma gitmediği de ifade edilmektedir.