1958 yılında, Mao Zedong liderliğindeki Çin hükümetinin izlediği politikalar, özellikle Büyük İleri Atılım Kampanyası gibi adımlar büyük bir kıtlığa yol açmıştır. Bu kıtlık döneminde ülke genelinde tahmini olarak 15 ila 45 milyon insanın yaşamını yitirdiği düşünülmektedir. Sayının bu derece farklı olmasının nedeni hükümetin uyguladığı karartma politikasıdır. Çinli gazeteci Yang Jisheng, kıtlığa bağlı ölümlerin 36 milyon kişiyi bulduğunu ve insan ölümlerinden kaynaklı doğmamış çocuklarla birlikte bu felaketin toplamda 76 milyon kişiyi etkilediğini iddia etmektedir.
Çin'in lideri Mao Zedong, Sovyet Sosyalist Rusya'dan bağımsız bir şekilde daha güçlü bir ülke olma hedefiyle hareket ediyordu. Çin'i, Sovyet bloğunun önde gelen bir ülkesi olarak görmek istiyordu. Bu amacı gerçekleştirmek için çeşitli adımlar attı. Büyük İleri Atılım Kampanyası gibi kararlar, bu hedeflere ulaşmak için alınmıştı. Büyük İleri Atılım Kampanyası, tarım odaklı bir ekonomiden hızla sosyalist bir ekonomiye geçmeyi amaçlıyordu. Hem tarımsal hem de endüstriyel alanda hızlı ilerlemeyi hedefleyen Mao Zedong, Çin'i uluslararası arenada güçlü bir oyuncu haline getirmek istemişti.
Mao döneminde bir dizi doğal afet yaşandı. 1959 yılında Huang Ho Nehri taşarak yaklaşık 100 milyon dönüm toprağı sular altında bıraktı. Bu sel felaketinin ardından büyük bir kuraklık dönemi yaşandı. Yine bu süreç içerisinde tayfun, sel ve çekirdek istilası gibi afetler de meydana geldi. Bu doğal afetler ve olumsuz hava koşulları bölgedeki tarımı ciddi şekilde etkiledi. Tarım ürünlerinin üretiminde büyük kayıplar yaşandı ve toprak verimi yarı yarıya düştü. Bu zorlu doğa olayları ve tarım kayıpları, Çin'in gıda üretimi ve kıtlık sorunlarını derinleştiren faktörler arasında yer aldı.
Büyük İleri Atılım Kampanyası'nın bir parçası olan arazi reformu, devletin insanları komünler halinde yaşamaya yönlendirdiği bir adımdı. Bu reform, çiftçilerin sahip oldukları mülkiyetlerin ellerinden alınmasını ve toprakların kolektif bir çalışma için dağıtılmasını içeriyordu. Artık çiftçiler kendi kişisel arazilerinde ekip biçmeyecek, bunun yerine toprakları devlet için işlemeye devam edeceklerdi. Günlük üretim kotaları belirlendi ve bu kotalara ulaşmak zorunlu hale getirildi. Kişisel alanlar ve evler gibi özel mekânlar artık ikinci planda tutulurken, insanlar genellikle köylerde bir arada yaşamak zorunda kaldılar. Ancak belirtilen günlük üretim kotalarına ulaşmak genellikle zorlayıcı bir görev haline geldi ve çoğu zaman bu hedeflere ulaşılamadı. Bu nedenle kampanya, zorlu yaşam koşulları ve yetersiz kaynaklar altında çiftçilerin günlük yaşamlarını olumsuz etkiledi.
Devlet, ülkede endüstriyel bir atılım gerçekleştirmek amacıyla birçok çiftçiyi tarım dışı sektörlere yönlendirdi. Bu politika sonucunda, insanlar şehirlerdeki endüstriyel işlere gönderildi ve bu da tarım sektöründeki işgücünün azalmasına neden oldu. Bu durum tarım verimini olumsuz etkiledi ve tarım işlerini sürdürme kapasitesini azalttı. Ayrıca şehirlerde nüfus artışı sonucunda yoğunluk arttı, bu da şehirlerin altyapısının ve kaynaklarının üzerine baskı yaptı. Tarım alanında sayıları azalan çiftçiler de bu süreçte çok yıprandı.
Çin devleti, bu atılım kampanyası sırasında doğaya uygun olmayacak bazı uygulamalara da başvurdu. Bu, daha fazla verim elde etmek amacıyla toprakların aynı anda daha derin kazılarak ekilmesi gibi yöntemleri içeriyordu. Bu yaklaşımın dezavantajı, toprağın en verimli üst kısmının değerlendirilmemesiydi. Uygulama, toprağın verimliliğini düşürdü ve tarım ürünlerinin kalitesini olumsuz etkiledi. Yapılan değişikliklerin toprağın verimliliğini düşürdüğünü ve sürdürülebilir olmadığını belirten çiftçilere kulak asılmadı. Zamanla çiftçiler sessizleştirildi ve sadece çalışmaya devam etmeye zorlandılar.
Kıtlığın derinleşmesinde bürokratik korku da etkin bir rol oynadı. Devlet memurları, düşen verim hakkında Başkan Mao'ya rapor vermek istemedi. Bunun yerine günlük kotaları doldurmak için daha fazla çalıştıklarını ve daha fazla ürün ürettiklerini iddia ederek merkeze yalan yanlış raporlar sundular. Bu, devletin zaten kısıtlı olan ürünleri ihracat yaparak başka ülkelere sattığı bir dönemde gerçekleşti.
"Dört Haşerat Kampanyası," Çin'de toprak verimliliğini artırmayı amaçlayan bir girişim olarak halkı serçe, karasinek, sivrisinek ve fare avına yönlendiren bir kampanyaydı. Hükümet, dört haşeratın tarıma zarar verdiğini ve hastalıkların yayılmasına neden olduklarını iddia ederek bu canlıların öldürülmesi gerektiğini savundu ve halka bu kampanyaya katılma çağrısı yaptı.
Kampanya, serçe ve diğer canlıların öldürülmesini özendiren afişlerle de desteklendi. Serçelerin sayısının azalması doğal dengenin bozulmasına yol açtı. Serçelerin beslendiği canlıların popülasyonları arttı ve böcekler gibi diğer zararlı haşeratlar için doğal düşmanlar azaldı. Ayrıca sineklerin çoğalmasını engellemek amacıyla yapılan durgun su kaynaklarının kurutulması uygulamaları nedeniyle su kaynakları azalarak ekolojik sorunlar baş gösterdi. Bu kampanya, çevre ve halk üzerinde ciddi etkilere sahip oldu. Hem doğal denge bozuldu hem de toplumun günlük yaşamında değişiklikler meydana geldi.
Çinliler, yaşadıkları bu kıtlık dönemini "Üç Acı Yıl" olarak adlandırmaktadır. Bu dönemde kıtlık, kentlerde köylere göre daha geç ortaya çıktı. Hükümet, büyük kentlerde açlık krizi ve ayaklanmaların patlak vermesini istemiyordu. Bu nedenle kıtlık köylere göre kentleri biraz daha az etkiledi. Bu farkın bir diğer nedeni, kentlerde yaşayan insanların daha fazla alım gücüne sahip olmalarıydı. Kentlerde bir markette veya bölgede yiyecek eksikse, parası olan insanlar başka yerlerden yiyecek satın alabilirdi. Ancak köylerde bu seçenekler sınırlıydı. Besin maddeleri kısıtlıydı ve devlet, çiftçilerden ellerindeki ürünleri devlete teslim etmelerini talep ediyordu. Teslim etmeyenler cezalandırıldı. Kırsal bölgelerde yaşayan insanlar, ağaç kabukları, yapraklar, yabani otlar ve böcekler gibi alternatif yiyecek kaynaklarına başvurmak zorunda kaldılar. Ancak bir süre sonra bu kaynaklar da tükenmeye başladı. Bazı bölgelerde çaresizlik içinde aile içi yamyamlık vakaları yaşandı. Hatta Çinlilerin birçok kültüre garip gelen yemek yeme kültürünü bu kıtlığa dayandıranlar bulunmaktadır.
Çin Komünist Partisi'nin o dönemde yürüttüğü politikalar nedeniyle daha da şiddetlenen kıtlık dönemi hakkında belge paylaşımı halen oldukça kısıtlıdır. Çin genelinde yaşanan bu kıtlık döneminde yaklaşık 50 milyon insan hayatını kaybetti ve bu felaket ülkeyi nesiller boyu etkiledi. Bu dönemin tarihsel anlamı ve etkileri hala tartışılmakta fakat Çin'de açık bir şekilde ele alınamamaktadır.
Jisheng, Yang “Tombstone: The Great Chinese Famine, 1958–1962”, The New York Review of Books, 2013.
Li, Qiang & An, Lian, “Intergenerational health consequences of the 1959–1961 Great Famine on children in rural China”, Economics & Human Biology, 18, 2015, 27-40
Lin, Justin. “The Causes of China's Great Leap Famine, 1959-1961”, Economic Development and Cultural Change, 52 (1), 2003, 51-73.
Lost in History, “The Forgotten ‘Great Chinese Famine’ of 1959 ”, Erişim: 27.10.2023 https://lost-in-history.com/the-forgotten-great-chinese-famine-of-1959-61/
Medium, “Three Years of Famine: Behind China’s Man-Made Crisis”, Medium, 9.01.2020 Erişim: 27.10.2023 https://medium.com/@srchang/three-years-of-famine-behind-chinas-man-made-crisis-25460d0f7640
Weigelin-Schwiedrzik, Susanne, “Trauma and Memory: The case of the Great Famine in the People's Republic of China (1959-1961)”, Historiography East and West, 1(1), 2003, 39-67.
Çoğu zaman kendisine atfedilen kutsallıkla birlikte anılan öğretmenlik mesleğinin de bir tarihsel süreci...
Sicarii olarak tanımlanan grup adını suikast faaliyetlerinde kullanılan hançerden almaktadır. Kısa ve kıvrımlı olan...
Amerikan İç Savaşı, ekonomileri tarıma dayalı olan ve köleleri iş gücü olarak kullanan Güney...
Suriye ve Mısır önderliğinde Arap Devletleri 1973 yılının 6 Ekim’ine denk gelen Ramazan ayının onuncu gününde,...
Vaat Edilmiş Topraklar (Arz-ı Mev’ud), Tanrı'nın Hz. İbrahim'e ve onun soyundan gelenlere verdiğine inanılan...
Hitler'e karşı savaş başladığında neredeyse tüm Yahudi örgütleri müttefiklerle güçlerini...
Ortadoğu'yu kan gölüne çeviren İsrail'in kuruluş süreci de katliamlarla doludur. İsrail'in...
30 yıl savaşları 1618-1648 yılları arasında Almanya merkezli gerçekleşen ama bütün Avrupa’yı içine...
1578 yılında Portekiz Kralı, Muhammed El Mütevekkil’e destek vermek amacıyla ordusuyla Fas’a çıkarma...
Günümüzde neredeyse her alanda kullandığımız bir ürün olan şeker, Hindistan'dan başlayarak...